İsteriğe Bahane Sorarlar mı? Şiiri - Yor ...

'Olabilir ki bazı gizli ve şuursuz emeller sonradan edindiğimiz diğer zihni akidelerimizle [inançlarımızla] uyuşmaz; o vakit, ruhumuzda, kendi kendimizle bir kavga başlar; nazari ve akli hüviyetimizle daha deruni [içsel] şahsiyetimiz arasındaki bu taarruz [sataşma], ruhumuzun dinamik kuvvetini artırmakla beraber, iddiamızla eserimiz arasındaki mesafeyi çoğaltır.
Peyami Sefa.

Nedense iki şey söyleyebilirim bu şiiri okuduktan sonra diye düşündüm ve nedense ikisinde de Peyami Sefa' dan referans alarak.

Birincisi yukarıdaki paragrafta dile getirdiği görüş.
O burada Nazım Hikmet'i eleştiriyor ama ne gam.

Aşk bizim eserimizdir diyeceğim ben. (sevgilinin şüpheli katkısı başka bir tartışmanın konusu) Ve Peyami Sefa' nın bu etkileyici eleştirisini, kendim dahil gelmiş geçmiş bütün aşıklara ithaf edeceğim.

İkincisi,
Peyami Sefa' nın Sözde Kızlar adlı eserinden.

Şöyle diyordu bir roman kahramanı, bir diğer roman kahramanını anlatırken.
'Benim güldüğüm her şeye ağlar o.'

Bu sözden daha iyi anlatan bir ifade var mıdır. Bizi ağlatanın.. güldürenin..

her zaman ifade etmeye bayıldığımız gibi

'dışarısı' değil,
'dışarıdan gelen' değil,

daha ziyade

'içerisi'
'içeriden gelen' bir şey olduğunu.


Eh bu durumda isteriğe de bahane sormazlar.

Şimdi, tıpkı o ünlü Kızılderili şarkısında olduğu bir yankı yaratalım isterseniz.
Benim güldüğüm her şeye ağlar o, cümlesiyle diyecektim.

Ama biliyorum ki siz aslında sonsuz bir yankıyla sonsuza uzayıp giden Kızılderili şarkısını merak ettiniz.

Tamam, yalnızca iki dizesi vardır.
Ama unutmayın sonsuz bir yankıyla sonsuza dek tekrarlanacaklar.

değiştim
aynıyım
değiştim
aynıyım
...........

iyi güzel ama biraz daha şiirsel olabilirdi gibi.kesik kesik .