İster İnanın İster İnanmayın Şiiri - Yor ...

Ali Ataş
21

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

İSTER İNANIN İSTER İNANMAYIN
Ben çocukluğumda 4 mevsimi doya doya yaşardım. Köyümüzün ortasından geçen Zorkun deresi köyü ikiye bölerdi ötaçeli boçeli vardı. Şimdiyse Fatih ve İstiklal Mahallesi olarak geçer. Eski yıllarda bu dere ve Ulu dere geçilmezdi kenarlarına koşar balıkları seyrederdik taşların bir birine vurmasını seyreder dinlerdik. Şimdilerde bu iki derede arı içecek su kalmadı. Çok kaynak sularımız vardı bırakın suyunu yerleri bile kayboldu.
Mezarlık yakınlarında köyün batısında penceresiz taş duvarlı üstü mertekli çapkılı üzeri topraklı çamur sıvalı iki katlı bir evimiz vardı. Alt katta sığırlarımız yatar üst katta biz yaşardık. Evimiz mezarlığa 50 metre yakındı. Bizim evin dışında hiç bir ev yoktu. Akşam namazından sonra kimse mezarlığın yakınından geçemezdi. İnsanlar korkarlardı bazı insanlar babama sorardı siz mezardan korkmuyor musunuz? Derlerdi.
Bunu diyen kişiler daha sonra mezarlığın duvarına bitişik olarak evler yaptılar. Evvel kim boş yer buldu orayı sahiplenir ya ev yapardı ya tarla açar bahçe dikerdi. Daha önce mezarlığımız bakımsızdı içerisinde sığır davar otlatılırdı. Mezarlık tandır taşlarıyla doluydu,
her mezarın başında bir tandır dikiliydi o tandırların yüzde sekseni mezarlıktan çıkarıldı. Herkes yakınlarının mezarlarını yaptırdı. Mezarın etrafı belediye tarafından sur içine alındı. Muhtelif yerlerine yol yapıldı sular çekildi çeşmeler yapıldı.
Ve tüm mezarlık ağaçlandırıldı ben bu ağaçlandırmaya karşı çıktım zamanın belediye başkanına söyledim mezarın çevresine bir sıra yolun kenarların birer sıra dikilsin mezarın içine ağaç dikilmesin dedim maalesef dinleyen olmadı. Yarın bu ağaçlar büyüyecek mezar deşecek yer kalmayacak yağmurlar olacak mezarlığa yıldırımlar düşecek yangınlar çıkacak kimse bunun farkında bile olmadı. Mezarlığın 3 tane giriş kapısı vardır.
Gelelim bizim konuya biz 5 erkek 3 kız 8 kardeş 2 anne baba on baş horanta idik. Evimizde su ve banyo, tuvalet ve odamız sobamız yoktu. Ocakta odun yakar başına toplanır ısınırdık, elektrik yoktu. Gece evi aydınlatmak için bazen gaz yağı olmazdı lastik kırıntıları çam çıra yakarak evimizi aydınlatırdık. 3 kat yatağımız vardı yorganımız pamuk döşeğimiz çapıt kırıntısı yastığımız mısır kabuğu idi. Beş erkek kardeş bir yatakta üçümüz yukardan ikimiz aşağıdan girer üşümeyelim diye bir birimize sarılır uyurduk. Kız kardeşlerimiz üçü bir yatakta yatardı.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta