Sisli düşünceler,
Görünen flu hayaller.
Bir deprem gibi! her gün,
Ah! ! şu yıkılası geceler..
Mum ışığında ışıldar,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Dilim kurusun...
Yaşanmasın,böylesi yaşanmayasıca hayatlar.
Diline saglık
duygu ve düşünceler istendik şekilde mısralara aktarılmış yüreğiniz dert görmesin her şeye rağmen yaşamak ve tekrarı olmayan bir hayat
sayılarımla
duygu ve düşünceler istendik şekilde mısralara aktarılmış yüreğiniz dert görmesin her şeye rağmen yaşamak ve tekrarı olmayan bir hayat
sayılarımla
Ben! ! !
Sana bakan gözlerle bakardım,
Yüzümdeki çizgilerle ağaran saçlar.
Şimdi bakmaya utandığım,
Çehremi gösteren kırılası aynalar.
Sana ulaşmak için usanmadan adımladığım,
Yere batsın ayazda cezbeye tutulmuş kaldırımlar.
Hüzünlüydü, kırıktı ve buruktu dizeler.... Duygularınızı açık ve net bir şekilde dizelere yansıtmışsınız..
Hiç bir yüreğin yaşanmayasıca hayatı yaşamaması dileklerimle,tebrikler saygılar üstadem.
Anlasana,
Bak yazık oldu yarınlara…
Kahve kokulu şiirlere,
Bir damla sevgilere,
Bitmeyen gönül yarasına,
Serap mı yoksa Hayat mı?
Nerdesin Hayat?
Gidiyorsun …
Bitiyorsun …
Yetiş! Yetiş! ey Hayat …
Bak kalmadı,
Bitti hayat…
eline ve yüreğine sağlık
Harika bir şiir okudum usta kelemden, yürekten yansıyan incilerdi her mısradaki güzellik. Şiir yüreğinizi kutlarım dostum. Tam puan, Bilal Esen.
Yaşanmasın,böylesi yaşanmayasıca hayatlar....Çook güzel..Yüreğine sağlık..
Kişinin yaşamında esen anlık fırtınalar bile birden tersyüz ediverir yüreğindeki gül bahçelerini...
Ama aynaya baktığın zaman utanılacakta bir şey değildir bu...
Sadece içinden bin küfür.....
Kutlıyorum çalışmanızı, saygı ile ...
....................................İstenmeyen Hayat
Sisli düşünceler,
Görünen flu hayaller.
Bir deprem gibi! her gün,
Ah! ! şu yıkılası geceler..
Mum ışığında ışıldar,
Duvara yansır gölgeler.
Sevgiliden miras kalan çileler,
Bir kalem, biraz kâğıtlar,
Yazılmasın artık bu kahrolası heceler.
Ben! ! !
Sana bakan gözlerle bakardım,
Yüzümdeki çizgilerle ağaran saçlar.
Şimdi bakmaya utandığım,
Çehremi gösteren kırılası aynalar.
Sana ulaşmak için usanmadan adımladığım,
Yere batsın ayazda cezbeye tutulmuş kaldırımlar.
Bir meczubun avanesi,
Geride kalan yakan hatıralar.
Şimdi gönül; ibrahimin atıldığı ateşi,
'O'ateş ona berdu selam, bana ise harlar.
Şu halim Mevla' dan görünmezin sesi,
Dilim kurusun...
Yaşanmasın,böylesi yaşanmayasıca hayatlar.
Jale Keskin
tebrikler jale hanım,,mükemmel anlatımlı bir şiir,,emeğinize sağlık
Bu şiir ile ilgili 72 tane yorum bulunmakta