Bu can; Canan’ını özler durmadan
Yoluna halılar, sermek isterim.
Sen bir gül istedin, ayaz vurmadan
Ben sana canımı, vermek isterim.
Aklaşan saçımla, söndükçe söndüm
Ebedî Bir’liğin, atına bindim
Dergâhta hu çeken, dervişe döndüm
Pişip de kavrulup, ermek isterim.
Ben; benden sıyrılıp, kendime küstüm
Deli poyraz iken, melteme düştüm
Dünyalık hesaptan, ne varsa kestim
Eski defterleri, dürmek isterim.
Billûr tas içinde, Kevser’i içsem
Başağı Altın’dan, ekinler biçsem
Zümrüt ovalarda, ırmaklar geçsem
Rüyamda kendimi, görmek isterim?
Etrafına şeytan, sokulmaz desem
Merdivenler kursan, çıkılmaz desem
Top, tüfek, mermiyle, yıkılmaz desem
Duvarı sevginle, örmek isterim.
Hevay-ı hevesler, daha bitmeden
Ömür denen nesne, çekip gitmeden
Muhabbet bağına, davet etmeden
Kapından içeri, girmek isterim.
Necati; düğümü, fazlaca vurdu
Saati ölüme, dem be dem kurdu
Vadesi gelmeden, Rabb’ine sordu
Katına yüzümü, sürmek isterim,
Kapından içeri, girmek isterim.
Necati OCAKCI
GÖNÜLDEN GÖNÜLE MESAJLAR
Dağlar taşlar gökte kuşlar ağladı
Sevenler yas tutu kara bağladı
Ateşlere yandım yine olmadı
Gönlümü önüne sermek isterim...Şeyrani...
Eshab-ı Kehf'te...
Sevda denizinde bir balık olsam
Dalsam derinlerine
Bir nefes olsam gökyüzünde
Yorgun turnalara güç
Ve kanat olsam sevgilere
Uçsam
Feryadı olsam meleklerin
Sana duyursam
Açıversen gönül kapını
Ben girsem
Sabahın olsam
Ansızın
Yorgunluğunu solusam ıslak gecelerin
Assam gökyüzüne güzelliğini
Su olup aksam kıraç topraklarına
Yapraklarına renk olsam
Tohum olsam güzelliklerine
Çatlasam
Turunç koksa saçların
Uzatsan ellerini Akdeniz'e
Beni toplasan bir bir
Gülüşlerin düşse şafağıma
Üstüste koyup yılları
Mıhlasan
Biri kız biri oğlan
Umutlarımız olsa
Yarınla dün arasında kalsak
Yedi renge boyasak düşlerimizi
Uyusak
Uyanmasak
Asırlar geçse aradan
Eshab-ı Kehf'te unutsak bedenlerimizi
Dinmez ki gönül ağrısı
Romayı değil
Tüm dünyayı
Yaksak
Nafi Çelik
Necati kapına geldi duruyor
Kalbi Sen'in Esmân ile vuruyor,
İstemek suç mudur diye soruyor
Ben de ona kardeş olmak isterim.
Ebedi kapında kalmak isterim..............Şehri Karakaya
Şirinim ol dağın çiçekle dolsun,
Gönül bostanını ellerim yolsun,
Bu garip Necati Ferhatın olsun,
Bahçendeki gülü,dermek isterim.
Ramazan Kurt
Bağın da gülleri dermeye gelsem
Sevgiyle barışı gönlün de görsem
Dostluk badesini elinden içsem
Senin dostluğuna varmak isterim.
Ruhi Hatunoğlu
Kayıt Tarihi : 9.12.2008 22:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Necati Ocakcı](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/12/09/istemek-suc-mu.jpg)
GÖNÜLDEN GÖNÜLE MESAJLAR
ve
gönülden akan kutsal duygular
okumakla ihya oldum
mevlam her iki cihanda muvaffak eylesin...
Sevgiyle barışı gönlün de görsem
Dostluk badesini elinden içsem
Senin dostluğuna varmak isterim.
Sevgili dost üstadı çok güzel olmuş. Kutlarım sizi ve dörtlüklerinizi. Tam puan derken sayfamda bu şiiriniz. Saygım ve sevgimle kalın.
Ruhi HATUNOĞLU
harıka olmuş
muhabbetle selamlarım.
Bedri Tahir Adaklı
TÜM YORUMLAR (17)