İşte, kalemler kıpırdamıyor yine;
Sana dokunamadığım yolların çıkmazlarında.
Ve yine tüm ışıklar yanıyor;
O körelmiş, sessiz karanlığıma inat.
Ecnebi dilinde bir türkü tutturmuşum...
Ne yazı kalıyor kâğıtta,
Ne de yazılıyor sensizlik...
Uzayda çınlayıp duruyor sözlerim;
Bilemedikleri bir boşlukta...
Bir adım attım sensizce sokağa...
İnsanlar hayatlarında kaybolup gitmişler,
Koşup duruyorlar zamanla.
Her köşede birkaç göz alıp gidiyor beni.
Ne geçiyor akıllarından
Ve ne tasarlıyorlar şahsıma...
Hiç bilmiyorum...
Kimisinin ağzında bir tutam küfür var;
Gözlerinden dökülen...
Kimisi kendi hayatını unutmuş, acıyor;
Ya halime,
Ya da halsizliğime...
İşte zaman;
Ne su,
Ne de göz açıp kapamak gibi...
Duymuyorum hiçbir manzarayı,
Ve hiçbir sesi görmüyorum...
Nefeslerin uzakken dudağıma,
Bu bilmediğim çıkmazlarda...
Duyularımı ve duygularımı tersinden yaşıyorum.
Sırtımda hafif bir kambur,
Soğuk kış günü voltalarında...
Sırtımın sağında dışbükey...
Sahnelerin tozları yok bu sokaklarda,
Birileri duygularıyla birlikte betona bulamış toprakları...
Mizansenler rastgele...
Tanrının hakkımda ne düşündüğünü bilmeden yürüyorum.
Notre dem de pai kulağımda çınlıyor.
Sanki Fransa’da doğmuş ruhum,
Ve kambur bedenimi bulmuş...
Varlığını unuttuğum anlarda;
Bazen, tanrıyı düşünüyor,
Ve yürüyorum...
(28.09.2008)
Kayıt Tarihi : 25.1.2010 01:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!