Hoppala! Bu da nerden çıktı? deme. Demeyle yeme. Çıkmışsa çıkmış. Olan olmuş. Gelen gelmiş. Giden gitmiş. Bu dünya sorunuyla boğuşup,kafayı yeme. Bugüne bakıp ta geleceğe yatma. Uyuyup da tavşan misali, hayat finalini kaçırma. Haaa! Birde kendini herkesten üstün sanma arkadaşşşş.
Neler var? Neler yok ki hayatta. Aybaşı, yılbaşı,günbaşı kalmadı geri ötebaşı. Dün dündür.. Bugün bugündür. Gelecek gelecektir. Düne bakıp,bugünü yorma,. Bugüne bakıp geleceğe kanma.. Gelecek bu günden,bugün dünden sorulmaz.
Deliyle bilgeyi yan yana koymuşlar. Bir de bakmışlar ki; deli bilge, bilge deli olup çıkmış. Hayat, garipliklerle örülü bir yoldur. Gelen geçiyor. Geçen gidiyor. Biri doğuyor,biri ölüyor. Kalmıyor, dünyada tek bir yolcu. zenginlerle yoksulların kefeleri, bir gözükmeyen, doğumlarla ölümleri bile adaletsiz olan, bir dünyada; karamsar olmuşsun, saçmalamışsın, gülmüşsün, uçmuşsun ne fayda arkadaş?
Örümceğin ağlarına zayıf sineklerin takıldığı, kuvvetli olanlarınsa delip geçtiği hayat adaletinden ne beklersin? Bir yerde saltanatların yaşadığı, bir yerde yokluğun kralları, kraliçeleri yaşarken; sen yaşamışsın,ölmüşsün ne fayda?
Karamsarlığın kol kanat gerdiği, bankaların pençesini sardığı, kredi kartların boyunu aştığı dünyada arkadaş; ölmüşsün,gülmüşsün, ağlamışsın ne fayda?
Kaşların çatıldığı, umutların söndüğü,hayallerin yok olduğu günde arkadaş; gelmişsin, gitmişsin, oturmuşsun, kalkmışsın,ne fayda?
Neyi neyledik? Günü günledik. Ünü ünledik. Şanı dinledik. Bir ufacık el kaldıysa geriye, ne fayda?
Akşamın gündüze, gündüzün akşama monoton hayatın döngüsünde; yazın sıcaklığı, kışın soğukluğu vurduysa. eni enlediysek,boyu boyladıysak, dur ve düşün. Yaşın kaç? işin kaç? sonun kaç? Kaç? Kaç? Kaç? Sonuna kadar kaç? Kaçabilirsen eğer.
Kış güneşi gibi soğuk ve aldatıcı olma. yazın güneşi gibi kavurup öldürme. Baharın gençliğini, coşkusunu daima yüreğinde estir. Estirebilirsen.
Sabahları gülersen; gülümseme yüzünden kalbine, kalbinden beynine gider. Yerleşir. O gün şendir yüreğin her şeye. Tersi olarak kalkarsan, kararır akşama kadar yüreğin.
Bu haftada böyle geçti. Bir tebessüm, bir kahkaha. Sürçilisan ettikse affola ARKADAŞŞŞ…
CENGİZ ÇETİK-Antalya-Finike
Cengiz ÇetikKayıt Tarihi : 17.11.2006 19:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu yazı ilk defa 20 Eylül 2005 tarihinde Finike'de haftalık BİZİM SES yerel gazetesi'nde Daldan Dala köşemde ve Manisa Soma'da Gündem yerel günlük gazetesi'nde 01 Aralık 2005 tarihinde Seçkince köşesi adı altında yayınlanmıştır. Finike AKDENİZ Gazetesi'de, aynı yazıyı kendi gazetelerinde görmek istediler. 24 Nisan 2006 tarih ve 1182. sayısında yeniden İçinizden Biri köşesi adı altında yayınlandı. Bu yazımı beğenenleri ve internette de görmek isteyen arkadaşlarımı kıramadım. Gönderdim. Sizlerin beğenisine sunuyorum.saygılar...
![Cengiz Çetik](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/11/17/iste-oyle-arkadas-deneme.jpg)
alaycı bir uslup fakat zülfiyare dokunmadan okunası ve okundukça gülümseten bir yazı kaleminiz daim olsun.
öyle kolay kolay kaçılmıyor cengiz bey, paragrafa başladık bir kere, sonuda geldi. ve yüreğinize teşekkürde geldi.paylaşımınız için.
saygılar.
Mehmet Ali DEMİRCAN
devamına.
TÜM YORUMLAR (4)