İşte Böyle Dostlar Arıyorum Ben

Bilirsin silyanı, kayabaşını.

Kurmuştu orada babam işini.

Kapının başında vardı bir yazı;

Anlatırdı gerçek hakıkı dostu..

Ta çocukken okumuştum ben onu;

Herşey fani bir gün gelecek sonu.

Tanı bu dünyada gerçek dostunu.

Gerçek hakıkı dost: Allahtır, Allah.

Benim aradığım gerçek uhuvvet.

İman ve birliğe dayanacak dost.

Gecenin üçünde hem sererek post,

Kardeşine dua edecek bir dost...

Silyanda okurken öyle öğrendim;

Gerçek dostlukları orada gördüm.

Talebe, hocadan çok şeyler gördüm.

Şimdi öyle dostlukları arıyorum ben.

Hizmet için aç ve susuz koşanlar,

Yalın ayak dağdan odun çekenler,

Kahvaltıyı kıt kanaat yapanlar,

Öyle hadimleri arıyorum ben...

Öğleyinde çeyrek ekmek bir sovan,

Yanındada bir bardakta su bulan,

Hasırın üstünde dersler okuyan,

Ehli kuranları arıyorum ben...

Hatim denilince hemence koşan,

Dua edilirken yaşları akan,

Gecenin geç vakti teheccüd kılan,

Tam bağlı müritler arıyorum ben..

Hele bir hatırla ahbap hocayı,

Derslerine meleklerde koşardı.

Kadını, erkeği candan severdi,

Dostun,dostlarını ol an Silyanda.

Almanyada bir camimiz yok iken,

Gezdin avrupayı adım, adım sen.

Şimdi bakmak yasak sana kapıdan,

Bu nasıl dostluktur söylermisin sen?

Dostluk örneğimi istersin benden?

Cevabim sanadır bilki kendinden.

Herkesin tutardın düşen elinden.

İşte öyle dostlar arıyorum ben..

Herkese yardımın oldu RİZEDE.

Zorla para verdin bana rıhtımda.

Pidelerin yedik,gittik vapurda,

Bunun adı dostluk değilmi dostum? ....