İstasyonda bir kaç saat
Anlamadığım dilden bir şeyler konuşuyorlardı
Kız kalp çalma telaşında
Başka bir adam gitar
Tren rötarlı geldiğinden İstasyon tenhalaşmak üzereydi
Kalabalık çekilmişti
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
O nasıl istasyonmuş öyle... 'Çalan çalana...'
Biri kalp, diğeri şarkı... Biri şiir, diğeri şarap...
Şişeden içemeyince, sıra kadehlere kadar geldi demek...
Oysa 'gerçek şair' çalmak şöyle dursun, üste para verir dinletirdi şiirini...
İstasyon manzaraları hayata çok mu benziyor?
Tebrikler bu güzel şiire Nimet Hanım..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta