İstanbulsun Şiiri - Sefa Koyuncu

Sefa Koyuncu
18

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

İstanbulsun

Seninleyim can oldukça bedende,
Can havliyle sarılmışım boynuna!
Öyle huzûr buldum, öyle ki sende…
Kovsan gitmem, girdim artık koynuna!

İhtişâmlı duruşunla hitâbın,
Silüetin bu gönlümü dağlayan!
Yakamozlu gökkuşağı mehtâbın,
Deryândaki raksı bana bağlayan!

Seni gördüm endâmına vuruldum,
Seyredeyim sakın kalkma yerinden!
Erenlerin sofrasına kuruldum,
Safâ buldum bir oh çektim derinden!

Kavuşmamız Feth-i mübîn zamânı,
Sendeyim ya, gerisini neyleyim!
Vursun mehter coştursun bu cihânı,
Sen alkışla ben terennüm eyleyim!

Hatırlarsın gariptin ilk gelişim,
Çok ürkektin, bakışların buğulu…
Çekti beni sevdiğini bilişim,
Sana çıktı yürüdüğüm aşk yolu!

İsteyenin mavi deniz gök kubbe,
Kalbim ancak sâhibine bendedir!
Hisarların, gökdelenin bir habbe,
Benim gönlüm gözüm yalnız sendedir!

Ufkun iki yakasında martılar,
Güvercinler devamda aşk dersine.
Asırlardır ayaktadır bu çınar,
Hasret çeker yıllardır nal sesine!

Boğaziçi uğultusu enginin,
Eser ‘sevdâ gülümüz’den bir rüzgâr!
Alır beni çemberine sevginin,
Eyüp, Fâtih, Eminönü, Üsküdâr!

Kıskanırım bakma öyle edâlı,
Salındıkça kesilmiyor akınlar!
Bir ben değil sana herkes sevdâlı,
İstanbulsun her gönülde yerin var!

Seninleyim cansız kalsam bedende,
Can havliyle sarılmışım boynuna!
Öyle huzûr buldum, öyle ki sende…
Kovsan gitmem, sokulmuşum koynuna!

Sefa Koyuncu
Kayıt Tarihi : 22.1.2008 02:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sevgi Korkusuz
    Sevgi Korkusuz

    Sefa Hocam ne güzel anlatmışınız İstanbul' u...İstanbul sevdası derin olunca ve kalemde güçlü olunca böyle güzel bir eser çıkıyor...Kaleminiz daim olsun Sevgi Korkusuz

    Cevap Yaz
  • Afet Kırat
    Afet Kırat

    1-Beden/de, sen/de, boynu/na , koynu/na ( dördünde de tam kafiye ve “ de ve na” ekiyle redif uygulanmış.)
    2-Hi-tab/ın, meh-tab/ın, dağla/yan, bağla/yan (“tab” larla zengin kafiye, “ağla” ile yine zengin kafiye, aslında cinas da var)
    3-vur/uldum, kur/uldum, yerinden, derinden (“ur” ile tam kafiye varken, diğeri biraz daha değişik. Kelimenin kökleri yer ve derin olduğu için kafiye olarak “yerin ve derin seçilir. “den rediftir. Ve güçlü bir kafiyedir redifle de güçlenmiş.)
    4- zam-an/ı, cih-an/ı, neyleyim, eyleyim ilk kafiyeler tam olmasına rağmen ikinciler daha güçlü görünse de aslında değildir. Çünkü “neyleyimin” aslı “ne eyleyimdir”. Sadece ses düşmesi vardır.eyleyim yazılış ve anlam olarak aynı olduğu için rediftir. Ancak şiire güzel bir ses ahengi de sağlar.)
    5- gel/işim, bil/işim, buğulu, yolu ( ilk sözcüklerde sadece “l” harfi kafiyelidir. Yani yarım kafiye. Diğeri tam kafiyedir.)
    6- kubbe, habbe, sen/dedir, ben/dedir( ilk sözcükler hem zengin kafiyedir hem de oldukça güçlüdür. Diğerinde ilk harfi atarsak “en” ile tam kafiye var.
    7-martılar, çınar, dersine, sesine (ilk sözcükte kelimenin kökü martıdır. “lar ektir. Ancak çınar başlı başına bir kelimedir.yani diğerinin eki ile ikinci kök kelimeden oluşmuş kafiyedir.yani sadece “ar” eki ile tam kafiye oluşmuştur.diğerinde “ders ve ses” kafiye aranacak sözcüklerde sadece yarım kafiye var.
    8-enginin, sevginin, Üsküdar, rüzgar (“enginin, sevginin” üstte açıkladığımız gibi ek ve kök kafiye olmuş, in eki redif, yani zengin bir kafiye var. ) Üsküdar, rüzgar burada da ikiside kök kelimedir ve ar harfleriyle tam kafiye vardır.
    9- eda/lı, sevda/lı, akınlar, var( birincilerde “da” tam kafiye, “lı” rediftir ikincilerde lar eki ile var kelimesi kafiyedir. İlk harfleri değişik olduğu için tam kafiye denilebilir.
    10-bedende, sende, boynuna, koynuna.( “bed-en/de, s-en/de” burada sadece “en” lerde kafiye var. B-oynu/na, k-oynu/na ve şiirdeki en güçlü kafiye burada hocam. Aslında kafiye demek bile yanlış cinas çeşitlerimizden birisi. Ama cinas konusuna daha sonra değineceğim için şimdilik güçlü bir kafiye diyebilirim.

    Sonuç olarak 4+4+3 durak ve heceyle yazılmış bir şiir. Kafiyeler üzerinde durulmuş olsaydı çok daha güzel olurdu. Aslında yarım kafiye diye de bir şey yoktur. Halk ozanlarımız kullanmışlar, hatta bunun yanı sıra ses benzerliğini ve redifleri de kullanmışlar şiirlerinde, türkülerinde. Ama onlar kulağa hitap ediyorlardı. Söyleyişteki etki ile fark edilmiyordu bu gibi hatalar. Şimdi kitaplarda, dergilerde, hatta sanal ortamda göze hitap eden şiirler en küçük hatayı bile gösteriyor. Şair arkadaşların hatası da bu oluyor zaten. Öyle de yazılmış, demek ki oluyor demeleri. Saygılar hocam

    Cevap Yaz
  • Tekineray
    Tekineray

    Seni gördüm endâmına vuruldum,
    Seyredeyim sakın kalkma yerinden!
    Erenlerin sofrasına kuruldum,
    Safâ buldum bir oh çektim derinden!


    insanlık dergahında yüz sürmek önemlidir gardaşım

    Cevap Yaz
  • Kadir Çetin
    Kadir Çetin

    Sefa hocam...Dün kızım Rayetsu; Okul için, bana İstanbul ile ilgili bir şiir bulmamı söyledi. Aklıma ilk gelen sizin bu harika şiiriniz geldi. Sizce de bir mahsuru yoksa çıktısını alıp vereceğim. Bu şiiri ilk olarak Sultan Yürük Hanımın sitesinde Misafir şiir olarak okuyunca çok etkilendim. Şiirdeki çift mana yükü, şiiri bambaşka bir akıcılık vermiş. Bizim gibilerin bırakın bu şiirleri yorumlayabilmemiz, anlamamız bile çok zor...
    Selam ve dualarımla...

    Cevap Yaz
  • Ahmet Ayaz
    Ahmet Ayaz

    Boğaziçi uğultusu enginin,
    Eser ‘sevdâ gülümüz’den bir rüzgâr!
    Alır beni çemberine sevginin,
    Eyüp, Fâtih, Eminönü, Üsküdâr!

    Kaleminize sağlık efendim

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Sefa Koyuncu