Zümrüt yeşili gözlerinde
Başladı tutsaklığım
Umut türküsü oldun
Yalnız akşamlarımın.
Sessizliği,
Dantel dantel işlerken yüreğime
En gizli kalmış bahçelerde sen açtın.
Her yeni günde tazelenirken aşkın
Bedenim ısındı ellerinde.
Sen sarmaladıkça beni,
Büyüdü sevdam gözlerinde
Bilmem ki nasıl bir aşk bu
Kalbim çakıldı kaldı, kalbine.
Aç koynunu İstanbul…
Sar kollarımı sımsıkı
Ve bırakma bir daha
Baharlar, bir sende güzel
Sende göründü
Cânı cânana erdiren seher.
Adın aşk,
Gözlerin sevda
Yüreğinde kor ateş…
Sakla beni İstanbul
Hayallerimi sakla.
Sen ki dünyaya açılan kapı
Sen ki medeniyetler sarayı
Sen ki âdemi aşk ile yakıp kavuran diyar…
Sen ki uğruna canlar verilen nigâr.
Sen beyazım
Sen yeşilim
Sen en güzel mavisi evrenin
Boğazın serin sularında duyarım seni
Martıların her denize dalışında
Kadife sesin yükselir derinlerden.
Seni söyler hep en güzel dizeler
En güzel şarkılar, seni anlatır..
Eminönü’nden yükselir rayihası
Balık kokusuna karışmış maviliklerin.
Kıyıya vuran dalgalar eşliğinde,
Şarkı söyler yosunlar.
Emirgân’da dostluğa demlenirken çaylar
İstinye’de sofraları süsler
Mezgit, uskumru, havyar.
Seni yaşatır
Dünden bugüne Dolmabahçe.
Ah bir başkadır,
Toprağın kokusu bu şehirde.
Bulutlar bir başka sarar gökyüzünü
Yıldızlar bir başka ışık saçar geceye
Ne zaman bir başka hava solusam,
İstanbul tüter gözlerimde.
Sen ey güzel yâr!
Seni yudumlarım
Her buğulu gecede.
Sen damarlarıma hayat veren kan! …
Eğilmek yaraşır, sana can veren
Sanatkârın önünde.
Sen ki billur akşamlarda
Seyre dalınan nadide eser!
Sen ki gözleri yalnız aşk dolu cevher
Sen ki üstadın parmağında bir ince motif,
Saraylar, sultanlar gövdeni süsler.
İstanbul, Yeditepe! ...
Dünyanın kalbisin, dünden bugüne
Nice gönüllerde yer ettin sen!
Nice kumandanlar düştü peşine
Demirden surlarla örtün de gül yüzünü
Fetih rüyalarını süsledin padişahların.
Ve bir gönül erine kırptın gözlerini ilk...
Yalnız sevgiye açıldı kapıların.
Zor değildi avuçlamak seni oysa
Zor değildi kucaklamak, aşkın ile coşana.
Laleler şehrisin sen,
Çiçekler yaraşır sokaklarına..
Sen, doğanın tuvalinde en güzel tablo
Ve sen en güzel tangosu aşkın…
Kıyamam,
Değmesin hazan, o gül yüzüne
Sen ki gönül saraylarına tâc olan mekân
Sen rüyalar şehri, yediveren İstanbul
Sen gülmeye yakışırsın en çok
Seviler sende çoğalır,
Güller süsler, senin topraklarını en çok.
Gün sende şekillenir,
Sende soluklanır gece.
Sende tüter, ocağımın dumanı
Neylerin doyumsuz melodisi
Seni fısıldar en çok.
Sen hünkârların gözdesi yâr! …
Sen Üsküdar’da mendil,
Sen Kızkulesi’nde hapis sevgili!
Sen rüzgârlı bahçelerde
Ele avuca sığmaz nazlı gül…
Ey en güzel aşkların masal diyarı!
Özledin değil mi o eski aşkları
Dert etme kendine, umutlan gayrı.
Gün gelir…
Büyür yeniden o eski sevdalar.
Kapalıçarşı’da duyulur örs sesleri…
Aşıklar, Çamlıca’da
Seyre dalar seni yeniden.
Kayıt Tarihi : 20.4.2006 13:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gönlünüze saglık
- Gülcin -
TÜM YORUMLAR (2)