İstanbul'un Sessiz Çığlığı
◣──•~❉᯽❉~•──◢
Bir sabah, güneş yavaşça uyanırken,
Kıyıya vuran dalgalarla bir kez daha seni hatırladım.
İstanbul’un sokakları, sessizliğini içinde taşıyor,
Her köşe, her viraj, adını fısıldayan eski bir şarkı gibi.
Bazen rüzgarın yönü değişiyor,
Ama hiçbiri seni geri getiremiyor,
İstanbul’un bu çılgın kalabalığında tek başıma.
Her gece, boğazın sularında bir yıldız kayar,
Şimdi yalnız başıma, senin adını dilekten sayıyorum.
İstanbul’un rüzgarı gibi, içimde bir hüzün var,
Deniz kokusu, martı çığlıklarıyla sarar.
Bir vapur geçiyor, uzaklara doğru,
Her dalga, bir hatıra bırakır.
O eski kıyı, bana seni hatırlatır,
Sonsuz özlemin, kalbimde bir yara açar.
◣──•~❉᯽❉~•──◢
Bir gülüşün vardı, denizin berrak sularında,
Sonsuz bir mutluluk, dalgalarla yarışan.
Fakat şimdi, yalnızım sen gülüşlü dalgalarla,
Martıların gölgesinde kaybolmuş bir yürek.
İstanbul, bir eski sevdanın kokusunu taşır,
Köprüler öyle yüksek, ama hiçbirine dokunamam.
Aşk, deniz gibi hırçın, ama bir o kadar huzurlu,
Bir an seni beklerken, ağlamak isterim.
Bir martının çığlığına eşlik eden sessiz bir hıçkırık gibi.
Hasret, vapurların düdüğü gibi kesik kesik,
Bir yelken, rüzgarın peşinden sürüklenir gibi.
Ve işte, orada, o kıyıda,
Deniz kenarındaki yalnız taşlarda adını fısıldar rüzgar.
Her dalga, seni bir adım daha uzaklaştırırken,
Bir tek ben, seni beklerim…
◣──•~❉᯽❉~•──◢
Ve İstanbul, her sokağında seni arar,
Bir özlem, bir sevda, bir gülüşle.
Öylece, hep varsın içimde,
Sanki hiç gitmedin.
Hep varsın içimde...
Kayıt Tarihi : 17.11.2024 16:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir, kaybolmuş bir sevdanın izinde, İstanbul’un hüzünlü sokaklarında özlemi ve yalnızlığı anlatan duygusal bir yolculuk. Zamanın, mekânın ve hatıraların içinde kaybolan bir aşkın, şehri ve rüzgarları nasıl dönüştürdüğünü keşfederken, sevgilinin yokluğu ile başa çıkmaya çalışan bir yüreğin derin acısını dile getiriyor.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!