Akşamın al güneşi üstüne vurmuş,
Ak atının üstünde tepede durmuş,
Hele bakın! Genç Fatih bir hisar kurmuş,
Alacak İstanbul'u aklına koymuş.
Yarab! Bu ne şevk bu ne arzu,
Bu ne heybettir ki coşturur askerini,
Hani telaş,hani endişe,hani korku,
Bu ne cesaret ki akla gelmez gençliği.
Çalıyor mehteran,saldırıyor askeri,
Dile gelmiş davul,anlatıyor seferi,
Şakırdıyor kılıçlar,toplar patlıyor,
'Allah! ' diyor diller,düşman korkuyor.
Hani Bizans'ın yıkılmayan surları,
Hani Haliç'in geçilmeyen suları,
Gördün mü Türk genci dağların sefasını?
Dile gelmiş anlatıyor Fatih'in zekasını!
Sefil düşman başka çaren kalmadı mı?
Kurduğun oyuna Osmanlı kanmadı mı?
Gördün mü? Gemiler dağda yürüyor,
Şanlı Fatih askerini şehre sürüyor.
Vuruyorlar askerimi,öldürüyorlar,
Akıllarınca bizi döndürüyorlar,
Türk askeriyiz biz dayanırız buna,
'Ulubatlı' oluruz çıkarız burca
Hünkarım gördün mü bayrağını,
Dalgalanıyor,kutluyor bayramını,
İstanbul bizimdir artık sevin,
Nice İstanbul'lardan güzeldir yerin.
Yıllarca öğrendiler Osmanlıyı,Türkleri,
Öğrendiler gücü,iradeyi,zaferi,
Yanlız birşeyin farkına varmadılar
Ne kılıç,ne ok,ne yay....
Bizde iman gücü var!
2003
Kayıt Tarihi : 5.5.2007 12:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Birol Hepgüler.
TÜM YORUMLAR (1)