****İSTANBUL'UN ACI GERÇEK YÜZÜ****
İstanbul'un bu ıssız sokaklarında kaybolmaya
Alabildiğince içimden geliyorsa haykırmaya
Dileğimizdir bu sokaklarında mutluda olmaya
Hazırım İstanbul'um seninle de biz yok olmaya
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Hislerime tercüman olmuşsunuz.1955 yılında tanıştığım evim barkım,çoluk çocuğumun,sevgili torunlarımın yaşadığı,nüfusumuzun kayıtlı olduğu bu mübarek şehirden niçin kaçıp Çukurova'ya sığınmak istediğimi anlatan harika bir eser olmuş.Her kelimesi,harfi harfine doğru.Ben buna yorum falan yazamam.Sonsuz kutluyorum.Tam puanla selamlıyorum.
evet istanbul türkiyenin aynasıdır.. istanbul türkiyenin modern yüzüdür. istanbul türkiyenin sanat ve bilim merkezidir. bu istanbulun gerçeğidir. istanbul değil türkiyenin dünyanın bir kültür merkezidir.bütün bunlara katılıyorum. istanbulun temiz tutulmadığı ve ve dışardan gelenlerin belli bir süreye kadar istanbulun yaşam tarzına uyum sağlamadıklarıda bir geröektir. bütün bunlara katılıyorum.ama eğer o köylüler modern hayat uyum sağlayamıyorlarsa, eğer o köylüler çağdaş hayata uyum sağlayamıyorlarsa bu suç yalnızca onların değil bundan hepimiz sorumluyuz. ve sorumluluk başta devletindir. çünkü devlet onlara yeteri kadar çağdaş eğitim vermedi veremedi ve vermek istemedi. devlet ve iktidar zavallı bir tolum bilinçsiz ve medeniyette uzak bir toplumal mühendizliği yaptığı için bu insanlar uyum sağlayamıyorlar. bu bir suç değildir. ayrıca insanların vatandaşların özgürce iskan edinme. seyahat etme ve yerleşme hakkı vardır.eğer o köylüler kendi memleketini bırakarak istanbula gelmişlerse istidamın olmadığı ve iş alanları yaratılmadığı için gelmek zorunda kalan insanlardır. eğer bir toplumda attığın her adım günah ve giydiğin her çağdaş kıyafet içinde cehennemde yanarsın kültürü içerisinde yetiştiriliyorsa bunun nedenini yiy anlamak gerekiyor.ben bu nedenle o köylü kesimi asla suçlamıyorum. ve aslada küçük görmüyorum. sayın reyhan hanım. lütfen kusura bakmayın. ama yorumlarınızın bir kısmına katılmamla beraber bir kısmına katılmıyorum. sizin bu yorumunuz biraz kast sınıfına giren bir yaklaşım gibi görüyorum. saygılarımla.
Bir eğitimci olarak, maalesef başımın öne düştüğü bir konu. nasıl böyle duyarsız bir duruma düştük, ne zaman düştük hayret ki hayret. Son derece kültürlü bir görüntü içinde elindeki dondurma kağıdını hiç sıkılmadan yere atıp giden şık bir hanımefendi ya da beyefendiyi hafsalam bir türlü kabul etmiyor. problem yalnız İstanbul için geçerli değil, çok daha geniş, çok daha büyük. Ben, şarkılardaki güzel İstanbul'u seviyorum. Duyarlı yüreğini kutluyorum. 10 puan, ant.
Güzel şiir. başarılar dilerim. Selamlar...
Kutlarım şair dostumuz güzel insanı.
İstanbul İstanbul olmaktan da çıktı sayenizde
Yüzmesini bilemezler ne işiniz var bu denizde
şehirleşme sanayileşmenin sonucudur,
göç eden de çok acı çeker,
eskinin de düzeni bozulur.
sosyal içerikli anlamlı bir şiir okudum.
kutluyorum.
Güzel bir eser..tebrikler..
Bravo!Gerçeklerin hepsi bu Şehir İstanbul'da. Şairimiz bütün duygu görgü görüşleriyle dahiyane bir biçimde anlatmış.Taşı toprağı altın değil,her yeri çamurlanmış bir İL. çok güzel anlattınız.çok güzel. severek okudum. tam puan +ant. kutluyorum. sağ olun, selam olsun.
Her bir yandan geliyorlar İstanbul'da oturmaya
Taşın toprağın altın iken döndürdüler hurdaya
Harika...Müthiş dizelerdi baştan sona... İstanbul artık bu yükü taşıyamaz hale gelmekte gitgide... Kutlarım tüm beğenilerim ve sevgimle.++ Nicelerine...
size katılmak için,izninizle ekledim..kutluyorum.
Sene 1970/İstanbul
İstanbul’a gidiyorsun, güle güle git….
Beynimde çığlıkları, martılara selam et…
Sene 1970..
Mevsim yazdı..
Haliç temiz.deniz mavi,
İnsanlık çok, nüfus üç milyondan azdı.
Ben aklımı İstanbul da yitirdim..!
İstanbul a gidiyorsun güle güle git….
Gün batımı Kadıköy den İstanbul’un siluetini seyret..
Sene 1970
Mevsim yazdı.
Tezgahta balık ekmek
Boğazda yelkenliler, yelkenleri beyazdı
Ben aklımı İstanbul da yitirdim
İstanbul a gidiyorsun güle güle git……
Beşiktaş’tan Kuzguncuk’a hicaz bir şarkı patlat..
Sene 1970..
Mevsim yazdı.
Beyoğlu renk cümbüşü,
Kapalı çarşı çini,tarihti Sultanahmet.
Kumkapı cazdı sazdı.
Ben aklımı İstanbul da yitirdim..!
İstanbul a gidiyorsun güle güle git…
Yeni camide Eyüp de kuşlara yem at..
Sene 1970..
Mevsim yazdı.
Galata köprüsü eskiydi.
Esen Püsküllü müjgân dı.
Müjgân menekşe gözlü,
Ve Müjgân bembeyazdı.
Ben aklımı İstanbul da yitirdim...!
İstanbul a gidiyorsun güle güle git..
Ortaköy de mi olur..?
Çengelköy mü, Beykoz mu..?
Ama illa boğazda...
ve illa benim için..
Otur bir kır kahvesine,
iç bir çay ye bir simit..
.......................................
.....................................
İstanbul dan gelmişsin,
Safa geldin İstanbul.
Sustum artık..!
Sana ben ne deyip, ne söyleyeyim
İzin ver İstanbul u sende seyr eyleyeyim
Ahmet Daş
Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta