Gönlüme sordum dediki,
İstanbul bu ülkenin gülü
Her sabah maviliğindeyim
Göklerinin, denizlerinin…
İstanbul başka bir rüya oldu bana
Her akşam
En ışıklı dünya bana İstanbul
Yıldız elbiseli bir dilber o her gece bana…
İstanbul’un
Minarelerinden sor gökleri
Yıldız yıldız camileri, türbeleri…
Yıkılan gecedir İstanbul’da
Işık saçar hırkası nebinin…
Gönlümdesin İstanbul’um
Eyüpte Eba Eyyüb-el Ensari
Peygamber yâri…
Beykoz sırtlarında Hazreti Yuşa
Her gece Nur akar boğazda su değil…
Nur akar gözlerden uyku değil…
İsmin gönlümün mermerine yazılsın İstanbul’um
Gönlümde mavilikleri uçuşan şehir
Her saatim sularında
Minarelerin eliftir
Denizlerin Leyla kokulu…
Ak Şemseddin’in dualarından akıp
Ebu Eyyub-el Ensari’nin mezarında durulaşan İstanbul
Anne yüzlü bulutların var
Şiirler gibi parlak akışı çeşmelerinin
Destur ile düşmeli toprağına yağmur
Sisler örtmesin yüzünü
Sabahını boğmasın kara bulutlar
Bir rengine bin şiir resmedilsin …
Bulutların selam taşır kardeş şehirlere
Boğazdan akar gider suların okyanus olur
Kükrersin denizlerde İstanbul köpük köpük
Boğazına köprüler kurduk kardeşlik için…
Rüzğar toprağını öpsün gül diye
Toprağını öptüm gül diye her sabah…
Ayrı düşmüştüm ya senden
Gönlüme akmıştı çeşmelerin
Kulaklarıma ezanların gelirdi
Bir Beyazıt’tan, bir Sultan Ahmet’ten…
Her fotoğrafın sana götürürdü beni
Eyüp’te ağlar gibi olurdum…
Yıldızlıydı… ışık ışıktı Haliç…
Mavi göz gibiydi Marmara
Topkapı elmas gibiydi
Topkapı kutsal…
Yedi tepe yedi çiçekti…
Bir fotoğrafa bakıp
Düşünmüştüm Fatihi bir kırat üstünde…
Hisarlar boğazda iki çiçektir…
Surlara çekmiştik bayrak…
Gül kokulumsun İstanbul’um
Rüyama girince Sultan Ahmet
Bende başlardı hasret
Seni özlemeyene ederim hayret
Sen cennetten bir parçasın
Hasreti yakan İstanbul’um
Ne zaman Nedimden okusam bir şiir
Hayalime düştü kavuşma anı
Minarelerinde ezanlar olsun istedim
Mevsim bahar olsun istedim
Balıkçı tekneleri mavi boğazda olsun istedim
Erik ağaçları gelinliğini giysin istedim
Bir sabah saati olsun istedim
Taşın toprağın rüyada olsun istedim…
Bütün dertlerim için Eyüp’te ağlamak istedim
Okuyunca Yahya Kemalden bir şiir
Hece hece İstanbul bende yaşar
O İstanbul’u sisler örtemez
O İstanbul’un taşı toprağı olur altın…
Saatlerce şiirlerde dolaşır aklım
İçim içime sığmaz İstanbul aklımda…
Bir başka gün
Necip Fazıldan okurum bir şiir
Eyüp sultanda bir çini
Dökünce bana içini
Fatihler doğurur kanım
İstanbul’a bin feda olmak ister canım…
Gurbetteyim neden İstanbul’um
Gün olur rüzğarında “Ahlar” duyarım
Gün olur Fatihin mezarında ağlarım…
Nerde benim altın çağlarım…
Her kapısından nur fışkırır surların dünyaya…
Tarihine bakılsa heybetinden korkulur
Bir çağ açılıp bir çağ kapanır seninle bende
İstanbul’um Kara sevdalınım…
Rüyalarımda süt kadar temiz şehirsin…
Bütün çiçekleri yüzünde toplamış Leyla’msın
Her fotoğrafın güneş bana İstanbul
İstanbul yine mavilikler uçur üstüme
Karanlığın surlarında nurdan neferlerim var
Yedi düvel gelse sökemez…
Gönlümde koca çınardır sevgin İstanbul’um…
Kayıt Tarihi : 25.3.2007 22:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hamdi Oruç](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/03/25/istanbul-um-50.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!