Küçükken bir hayalim vardı,
İstanbullu olmak,
İstanbul'da yaşamak,
İstanbul'u yaşamak.
Sahillerinde doyasıya koşturmak,
Adalarını gezmek bir bir,
Yedi tepesinde çay içmek tavşan kanı,
Yüksek yüksek binalarına bakıp hayal kurmak,
'Bir gün ben de bu binalarda oturucam'
Lüküs otomobillerine bakıp, iç geçirmek,
'Bir gün benim de olur mu bunlardan bitane? '
Hayal kurardım küçükken,
'Bir gün İstanbul'da oturur muyum? ' diye.
O koca şehir alır mı acep beni koynuna?
İnsanı benimser mi beni?
Yolları yol olur mu ayağımın altına?
Havası, suyu iyi gelir mi bana?
Güneşi içimi ısıtır mı?
Rüzgarı keser mi hararetimi?
Kapkaççıları beni adamdan sayıp
Kaparlar mı benim de çantamı?
Dilencileri bana da el uzatırlar mı?
Minik papatyaları bana gülümser mi?
Kelebekleri konar mı burnuma?
Martıları tepeme pisler mi?
Sandalda balık ekmek satanlar,
Bir yarım da bana satarlar mı?
'İstanbul alır mı beni koynuna? '
Diye düşlerdim hep küçükken.
Büyüdüm ve hayalim gerçek oldu.
Şimdi İstanbul'dayım,
Yolları ayağımın altında,
Ama bana yol olmuyor,
Sahillerine beni almıyor,
Adalarına henüz ayak bile atamadım,
Yedi tepesi var diyorlar,
Ben henüz birini bile bulamadım.
Yüksek binaları sanki tepeme yıkılacak
Lüküs arabaları üstüme üstüme geliyor,
Koca şehir aldı da beni koynuna,
Hiç sevmedi beni,
Midesini bulandırdım hep,
İnsanı bana hemşehrim demedi,
Yolları yol olmadı ayağımın altına,
Güneşi içimi dondurdu,
Rüzgarı yaktı yüreğimi,
Kapkaççıları beni adamdan saymadı,
Dilencileri korkudan el uzatamadı,
Bir papatya bulamadım ki açsın bana,
Kelebeği kalmamış zaten,
Martılarsa kim bilir kimin peşinde?
Balık ekmekçileri kaldırmışlar,
Ben İstanbul'a geldim diye.
İstanbul:
Büyüdüm ve aldı beni koynuna,
Aldı ama hiç sevmedi,
Midesini bulandırdım hep,
Kaldırımları üstüme yürüdü,
Yolları kördüğüm oldu ayağımın altında,
El alem lüküs otomobillerle gezerken,
ben yaya kaldım hep,
Geceler boyu uykusuz kaldım,
Evsiz-barksız kaldım,
Yollarda bîçare kaldım,
Bana yol gösteren bile olmadı,
İstanbul, aldın beni koynuna,
Gözyaşlarım ıslattı o narin bağrını, affet;
Varlığımla seni rahatsız ettim affet.
Ah İstanbul,
Ellerim kollarım bağlanmış gidemiyorum,
Çözsünler ellerimi, bir an bile durmam, söz veriyorum,
Ben seni ne çok sevmiştim oysa,
Yaranamadım sana, sevdiremedim kendimi,
Gideceğim, eğer arzun buysa,
Gideceğim İstanbul senden.
Yollarını, sahillerini, ve hain insanlarını
Sana bırakıp gideceğim,
Senin olsun kördüğüm yolların,
Lüküs otomobillerin ve yüksek kaldırımların,
Senin olsun zalim insanların,
Kapkaççıların, dilencilerin,
Martıların senin olsun,
Seni ne çok sevmiştim oysa,
Gideceğim,
Eğer arzun buysa!
GİDECEĞİM....... 12.05.2005 İSTANBUL
Kayıt Tarihi : 23.4.2006 17:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!