Orhan Veli'nin İstanbul'una ithafen...
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Ciğerime kara dumanlar kaçmış
Deryadan burnuma vuran müsilaj
Kurumuş bütün yeşeren ağaçlar
Suçluların hiç durmayan siren sesleri
İstanbul'u mu dinliyorum?
Gözlerim kapanmıyor
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Koca uçaklar geçiyor üstümüzden
Garibanın teki ağlıyor sokaklarda
Serseri herifin suya değiyor ayakları
İstanbul'u mu dinliyorum?
Gözlerim kapanmıyor
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Şatafata boğulan Kapalı Çarşı;
Ana baba günü Mahmutpaşa;
Yabancı dolu meydanlar.
Güzelim su kuraklığında insan suratları;
Istanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Başımda eski İstanbul'un naifliği
Maziden kalan sesiyle Orhan Veli;
Unutulmuş şiirlerin sesi içinde
Istanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Yine yosma geçiyor kaldırımdan
Küfürler, laf atmalar, kalmamış şarkılar
Bir şey düşüyor elinden yere;
Bir telefon olmalı;
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
İstanbul'u mu dinliyorum? Gözlerim kapanmıyor
Bir hayvan can çekişiyor yerlerde;
Hangi insan zarar vermiş, bilemiyorum
Beyaz bir ışık çıkıyor, betonların arasından
Belki de yokluğundan anlıyorum;
İstanbul'u mu dinliyorum?
Kayıt Tarihi : 6.12.2023 23:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Orhan Veli'nin gördüğü İstanbul portresiyle genç şairin bugün gördüğü İstanbul portresi birleşmiş ve günümüz sorunları göz önünde bulundurularak İstanbul yeniden canlandırılmıştır. Bu yapılırken divan edebiyatındaki "nazire" türü örnek alınmıştır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!