İstanbul Özlemi Şiiri - Abdulvahap Ateş

Abdulvahap Ateş
199

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

İstanbul Özlemi

-I-

Ey her iç çekişimde yüzüme çöken hüzün
Beni yaktı kavurdu benden uzakta yüzün

Ne gurbetimde hancı ne de yoluna yolcu
Bilmemki sensizliğin neye dayanır ucu

Bir türlü çözemedim dolaştım diyar diyar
Kavuşmak ta olmalı mademki ayrılık var

Umuduyla ukdemi suladım sabah akşam
Gelen oldu efendim gidenler oldu paşam

En acı duygularla bakarım uzaklardan
İstanbul,güzel şehir bir yol belirse Hak’tan

Düşsem ayaklarına sarılsam eteğine
Arı gibi tünesem ebedi peteğime

Konsam çiçeklerine iremsi bahçelerin
Üretsem senin için olsam senin eserin

Fikrimin sensizlikle buluşan noktasında
Gerçekle hayallerin sonsuz inkıtasında

Umudum hala taze gurbet yel olsa gerek
Vuslata dek özlemi bu arzu besleyecek

Ellerimde yıpranan resmine düşer gözüm
Mendillere çilenir sarfettiğim son sözüm

Benliğime doluşur efsunlu kokuların
Sudur ancak dindirir harını susuzların

Bitmeyen bir arzunun busesine yanmışım
Sana maddeden öte manayla bağlanmışım

Duysaydın ötelerin ötesinden sesimi
Alırdın kollarına titreyen nefesimi

Sarardın ana gibi yar olan güzel diyar
Remzinle çoşar oldum,özleminle bahtiyar

Adını koyamadım tağutum oldun sanki
Gözlerimi kapadım bu öylesi bir an ki

Sensizlik çiçekleri bezedi yanağımı
Mehtabın aydınlattı bu son sığınağımı

İçim dolusu çektim seni sensizliklerden
Kokladım cemalini sana benzerliklerden

Zamanın her tik takı özlemimi semirtti
Tahammül ısrarını sensizlikte eritti

Gurbetime sılayım sılama harlı gurbet
Ne bitmedi dünyada bu hasret biter elbet

İstanbul kollarını aç ki ruhum kanıksın
Bağrında kimbilir sen ne aşklara tanıksın

Beni de hasretinle yandırma kutlu belde
Yaşarken kavuşmazsam bir yer aç makberinde

-II-

Sen ki bir ay simada,iki yakan iki göz
Güneş bütün aşkıyla suları kaynatan köz

Buğular ılıklığı tütsüler Marmara’ya
Ve büyüler gönlümü rüya içinde rüya

Her minaren şahadet parmağıdır göklerde
Ne mutludur kimbilir can verenler makberde

Onmaz yaralarımı ezanlarınla sağalt
Sensin tüm benliğimle sarındığım bocurgat

Boğazında inleyen çığlıklara aşığım
Ey bereketli şehir sende doldu kaşığım

Çocukluğum gençliğim deli dolu çağlarım
Hergün maziye konup için için ağlarım

Koparım dallarımdan akarım Üsküdar’a
Çağların ilmeğini çeken aziz hünkara

Çamlıca’da atını şaha kaldıran ağaç
Maddenin ve mananın muştuladığı miraç

Adını gönüllere ekti kalpler tabibi
İstanbul bu söz ile müminlerin habibi

Oldu,gönlü nebinin aşkıyla tutuşanlar
Dağları bir yudumda içip sana koşanlar

Hücre hücre bölünüp çoğaldı İstanbul’da
Nice aşkınla atan kalpler islam yurdunda

Candan daha da aziz kutlu gayeye erdi
İstanbul’un tabusu bize Rahman’dan geldi

Mehteran beni alır ta geçmişe kondurur
Her has dur kükremesi yürekleri doldurur

Fetih Marşı’yla dağlar açılır perde perde
Kösleri inletenler kanat takmış cenklerde

Kalyonların altından tepeleri çekenler
Ayranım dolu ana,kafi der cengaverler

Visalin aşkı ile kimi yetim kimi dul
Dünyanın en pahalı arsasıdır İstanbul

Dedem senin kapını canıyla aralamış
Ruhumun kulağıma ismini fısıldamış

İşte o günden beri hasretinle doluyum
Sende doğmadım ama ruhen istanbulluyum

Abdulvahap Ateş
Kayıt Tarihi : 3.4.2006 23:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İsmail Baştürk
    İsmail Baştürk

    Çok emek verilmiş, güzel anlatımlı, çok iyi bir çalışma. Kutluyor, başarılar diliyorum.

    Cevap Yaz
  • Ahmet Sandal
    Ahmet Sandal

    Biz şairler ezelden İstanbulluyuz sanki. Abdulvahap Bey tebrikler. Ahmet Sandal

    Cevap Yaz
  • Birsen Ateş
    Birsen Ateş

    İstanbulun ruhu dizelerdeydi..Tebrikler..Sevgiyle kalın..

    Cevap Yaz
  • Yavuz Bayram Çalışkan
    Yavuz Bayram Çalışkan

    Bu şiir göreceksiniz ilgisini ve derecesini yarışmalarda gösterecektir.

    Cevap Yaz
  • Sevgili Özbek
    Sevgili Özbek

    çok güzel hocam yüreginize saglik.Uzun gibi görunsede keyifle okunuyor.Tesekkürler ve en içeten dileklerimle basarilar..Bonne chance.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (6)

Abdulvahap Ateş