Kopardı eskiden Eyüpsultan’dan
Figanı ezan sesinin şarktan
Döktürürdü gözyaşını bülbüllerin
Tepelerinden surların Topkapı’dan
Yorgun düşerdi geceye rakkaseler
Kıvıra kıvıra Sulukule sokağında
Huzur bulurdu bi’ tek pazar günü
Tarihi Sultan Ahmet meydanında
Muhabbet kokusu vardı ezeli
Nargilede kahvehanede Aksaray’da
Dostluk ise köpüklü kahvede
Tiryaki tutkusu da demli çayda
Yanardı kule fenerleri geceleyin
Böbürlenerek haliç körfezine Galata’dan
Dökerdi kurtlarını yıldızları Yeşilçam’ın
Beyaz perdeye Beyoğlu’nda
Duyulurdu geceleyin kürdilihicaz faslı
Karşıyakada bile Dolmabahçe sarayından
Hasret çekerdi Rumelihisar öteki hisara
Kavuşamayarak boğazın karşı kıyısına
Sevda kokardı ağaçlar kuşlar çiçekler
Sağanak yağmurun ardından Üsküdar’dan
Otantik zevkler yıkılırdı eskiden
O güzelim İstanbul sokaklarında
Kayıt Tarihi : 16.8.2011 17:12:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Eskiden İstanbulun doğu medeniyetini andıran kendine has otantik bir zevki, yaşam tarzı, kültürü ve bizi çağrıştıran bir havası mevcuttu. Çağdaş hayatın gelişmesi ile artık bu otantiklik mirası yavaş yavaş yok olmaktadır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!