İstanbul mu?
Kimine göre
Masal gibi bir aşk efsanesi:
Üsküdar, Ümraniye...
Pierre Loti, Galata Kulesi...
Boğaz turu bazen de.
Çoğu zaman kalabalık.
Eminönü'nde ekmek arası balık
Taksim'e de bir ara çık
Çık ve gör ki her türden ırk
Irklar ve renkler birarada.
Birarada ve de kardeşçesine.
Dinler arası
Ve milletler arası
Her türlü kardeşlik İstanbul'da.
Sultan Ahmet, Ayasofya
Fatih'ten kalma hoşgörüyle
Karşı karşıya
Ve dimdik ayakta.
Şimdi Karagümrük yanar elbette.
Bir kıtadan öbür kıtaya
Bu köprüler de nesiller boyu uzanır elbette.
Ey, yedi düvel!
Dostluğu işgale gelme.
Ecel, ecel
Ezelden ebediyete
Sizi dökeriz yine denizlere.
Atatürk'ün de zamanında dediği gibi de
Geldiğiniz gibi gidersiniz işte
Gidersiniz o zaman.
İnanmazsan bu sözlerime
Gel de geziver hemen.
İşte Topkapı Sarayı.
Atalarımız Osmanlı capcanlı.
Ve Dolmabahçe Sarayı...
Bir İmparatorluk tarihidir İstanbul.
Bu bir tiyatro değil.
Sahici ve kültür, kültür İstanbul.
Dolu, dolu yaşamak için gel.
Tiyatro, sinema, müze...
En gerçeğini görmeye gel.
Durma, koş da gel!
Ve bakarak yükseklerden denize
Kalamış'tan Beyoğlu'na
Nihavend makamında bir besteyle
Türk kahvesi içerek birlikte
Hisar kalelerinden Kız Kulesi'ne
Barış ile sevgi türküleri mırıldanalım bir de.
İstanbul mu?
Şimdi ben de
Ben de söyleyeyim mi?
İstanbul bence
Yahu, güldürme beni!
İstanbul, bir şey değil ki.
İstanbul, varsayılanların hepsi.
Var olan her şey yani.
Her şeydir İstanbul.
Yaşa!
Çok yaşa be İstanbul!
Büyüleyici mizahın, sanatçıların, şiirlerin ve şarkılarınla
Hezarfen Ahmet Çelebi gibi, kanatlanıp uçarcasına, yaşa be İstanbul!
İnsanlara bakış açın ve yaklaşımınla
Bilim, alim, sanat, eyvallah, iyi ki varsın ey, İstanbul! ...
Kayıt Tarihi : 15.3.2010 02:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirle yarışmaya katıldım...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!