İSTANBUL İÇİN
Senin için kendimden,
İstanbul içinse senden geçerim...
Bana İstanbul’u bırak,
Ve benimle gel diyorsun...
Asla!
Ben seninle Sydney’ de yüzmek,
Amsterdam’ da tapınmak,
Meksika’ da kahve içmek istemiyorum...
Ben seninle, çisil - çisil yağan bir yağmurun,
Tül gibi, incecik aralarından,
Sislenen İstanbul’ u seviyorum...
Benimle Paris’ te gezme,
Don nehrinin kıyılarında ata binme,
Mayorka’ da gülme!
Benimle varoşlar da ağla,
Ayasofya’ da yas tut,
Laleli’ de karalar bağla...
Bana Rolex’ lerden,
Ermengildo Zegna’ lardan,
Pierre Cardin’ lerden,
Dolce Gabbano’ lardan bahsetme...
Bana İstanbul’ da dokunan urbalar,
Mintanlar,
Şalvarlar yeter...
Alp dağlarında kaymada,
Miami’ de dolaşmada,
Hollywood’ da oynaşmada gönlüm yok...
Hacıhüsrev’ i bilir misin?
Karagümrük’ te gezer misin?
Beyoğlu’ nda bir çorba içermisin?
Sen bilemezsin;
Arka sokaklarımız var,
Aç olan insanlarımız,
Açık kalmış canlarımız,
Üşüyen cananlarımız,
Ve İstanbul’ la coşan mutluluğumuz var...
Uğruna ölebileceğim,
Uğruna ölümleri sevdiğim,
Nazlı çiçeğim;
Hadi gel de sana Alemlere Rahmet’ in,
O mübarek diliyle şereflenmiş,
Dünyanın başkentini gezdireyim...
Açsana zümrüt yeşili gözlerini,
Açsana kristal kollarını,
Bak İstanbul bizi kucaklıyor!
Hadi Fatih gibi aşık olalım,
Eyyüb gibi coşalım...
Hadi Ayasofya’ da Kur’an okuyalım,
Sultan Ahmet’ te namaz kılalım,
Beyazıt Meydanı’nda Arnavut kaldırıma uzanalım,
Ve Nisan mehtabının gümüş ışıklarına dokunalım...
Duy, İstanbul Naat’ ı Şerif okuyor,
Şiirler dinliyor,
Defler çalıyor...
Bu yıl Kutlu Doğum bir başka,
Gör arşu ferş gül doldu,
Kokla İstanbul’ u,
Kokla da gül kokan İstanbul’ u anla...
Bende ki bu aşkı,
İstanbul’ daki meşki,
Yüreklerde ki şevki anla...
İstanbul’ u fetheden komutan güzelse,
Askeri güzelse,
İstanbul güzelse,
İstanbul’ da yaşayanlarda güzeldir yeşil gözlüm!
Maskeli yerlerde kendini çirkinleştirme,
Beni tercihlere mecbur etme,
Çok hünerli kararlarım var,
Tahmin edemezsin...
Gel de Çarşamba’ da ilim öğrenelim,
Haliç’ te suya girelim,
Topkapı’ da hançer görelim,
Hırka-i Şerif’ e yüz sürelim,
Galatasaray’ da kılıç kuşanalım,
Kartal’ da uçalım...
Hadi ellerime ver gönlündeki gülleri,
Hadi ellerine al kırmızı laleleri.
Hadi Aksaray’ da balık ekmek yiyelim.
“İçilmez” denilen yerden deniz suyu içelim.
Sevda çiçeğim boş ver dünyayı.
İstanbul’ da yaşamak...
İstanbul’ da yaşlanmak...
İstanbul’ da gözleri son defa kapamak...
Ve “merhaba” demek KARACAAHMET’e...
..................................
Senin için canımı,
İstanbul içinse cananımı veririm.
Anlıyor musun? ..
Lokman Hamitoğlu
Lokman HamitoğluKayıt Tarihi : 23.4.2006 20:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)