İstanbul Hayali
İlk adımlarımdı bunlar;
On sekiz ay sonrası İstanbul’un dar sokaklarında
Belli ki; zor alışacaktı ayaklar,
Çamurlu topraklardan,sert yamaçlardan sonra bu beton zeminlere,
Kim demiş İstanbul’un havası kirli diye
Daha ilk nefeste hasret sarhoşluğu çöktü üzerime.
Sanki mey dolu bir gecenin sabahındaydı bedenim
Ve acı bir korna sesiyle uyandım bu sarhoşluğumdan
Elimden silah varmış gibi doğrulttum gözlerimi şöföre
Nerdeyse sipere bile atacaktım kendimi bu caddelerde
Şöför,anlamışmıydı neydi,
Dudaklarınla sölemese bile gözlerinle
‘’Dağdan mı indin be olum’’diyesi geliyordu
Ve o araba geçerken yanımdan şaşkın bakışlarımla
İçimden biride gülüyordu bana sanki tüm kahkahasıyla
Herhalde ben hala o ıssız vadilerde zannediyordum kendimi
Ve ben bu düşüncelere dalmış yoluma devam ederken
Rüzgarlarınla yardımıyla esir almıştı ayaklarımı,boğazın kokusu
Sanki bir mıknatıs gibi kendisine çekiyordu beni
Benimde zaten ona direnecek kadar gücüm kalmamıştı,artık
Ayaklarım boğazın tesiriyle hızlı hızlı ilerlerken
Gözlerimde seyre dalmıştı İstanbulu
Kıskanıyormuydu neydi acaba,bu şehir beni ailemden
Hiç görmediğim kadar tüm güzelliğini sergiliyordu bana
Sanki ilk onunla hasret gidermemi istiyor gibiydi
Yoksa benmi öle düşünüyordum bilmiyorum ama
Çoktan buluvermiştim kendimi boğazın güzelliğiyle baş başa
Ve bir anda asker ocağında gördüğüm rüya geldi aklıma
Yine böle bir bahar rüzgarını arkama almış
Kuşlara nispet yaparcasına uçuyordum boğazın üstünde
Bir yandan da asker selamı veriyordum
Ayasofya Cami’ne,Topkapı Sarayı’na
Bir anda gözlerim neşeli bir grup gence takıldı
Belli ki; turistti bunlar; ya Alman ya, İngiliz; yada bilmem nereli
Aynı bendeki şaşkın bakışlarla seyre dalmışlardı İstanbul sefasında
Aklım karıştı birden;
Acaba onlarmı turistti yoksa benmi turisttim kendi memleketimde
Yanımda duran yaşlı amcanın kovasındaki balık gibi,
Daha alışamamıştım İstanbul’a
Karaköy’den Eminönü’ne,Eminönü’nden Beşiktaş’a
Daha gezeceğim çok yer vardı ki;
Omzumda bir el,kulağımda nerden geldiği belirsiz bir ses:
‘’KOĞUŞ KALK’’
Bir anda İstanbul’un güzelliği yerine; koğuşcu Mahmut duruyordu karşımda
Hay aksi dedim içimden; yine aynı rüya,yine aynı özlem
Ve daha şafak ikiyüz seksen.
1.Tim 1.Unsur Jandarma Komando Bixici Burak
TUNCELİ
Kayıt Tarihi : 9.9.2004 21:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!