içine vuran bir boğaz türküsünün
laciverdine yazılmış gün
dilinde pelesenk sözcükler
incecikten düşer önüne şiir
bir de balık ekmek iskelede
sesine karışan martı çığlıkları
cilveleşir uçuş arası dinmez enginlerde
telaşının devinimlerinde ezgisi şehrin
Arnavut kaldırımlı sokaklarında
yalınayak gezinir düşler
sabah akşam depreşir
sürüklenir bekleyişler
nargilenin marpucunda bırakırsın
duman duman yorgunluğu
beyaz vapurlarda yudumladığın
tavşan kanı çay sıcağında
tutar elinden sevdanın kızılı
uğruna yazılan şiirlerde
dinlenir haykırışı gözler kapalı
limanların sessiz çığlığında
seyreder düş gibi şehr-i destan
hatıraların dört nala koşturduğu
dalgaların içinde oynaşır haşarı yakamoz
aşk toplanır dallarından İstanbul'un
teknelerinden atlar maviliklere sihri saatlerin
ışığın yansımasında göz kırpar Kız Kulesi
her zerresi dolar soluklara efsanenin
yıldız yıldız yakar yandığınca gecelerde
dillenir peri kızı korkusuz Kanlıca’da
resitaller çağlarken sandallara vurup
ardı arkası kesilmez fotoğrafların
sepya rengine vurulan damgasında
donar hayat … yangını durmaz
ıssız bir güneşten çalınan parçada
çağlar yedi kere sultanların dansı
yüreğe vurur yankısı tarihin
usulca uzanır yanıma bir İstanbul Hatırası
Mart 2006
Atilla GülerKayıt Tarihi : 18.3.2006 20:48:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Atilla Güler](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/03/18/istanbul-hatirasi-4.jpg)
selamlar
TÜM YORUMLAR (4)