Yalnızlık akşamlarından biri yine,
Yağmur yağıyor avuçlarıma çisil-çisil,
Hasret kokuyor yine Bodrum sahilleri,
Çakan şimşekler aydınlatıyor denizi,
Şehrin ışıkları sönüyor apansız.
Göz gözü görmüyor içimin karanlığından,
Bir kedi fırlıyor caddeye,Artemis sokağından,
Bir de yaprak düşüyor başıma
Palmiye ağacından,
Hala şarkım susmuyor dudağımda;
-Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç!
Ne garip,
Hüzünlü bir huzur doluyor içime,
Elbette bu son faslı biçare ömrümün,
Acı da olsa bir tebessüm yüzümde,
Ben darmadağın olmuşum be gülüm,
Bodrum yerli yerinde.
Ben bu şehre aşık, bu şehir bana küs,
Elbet barışırız, ya bu yaz, ya da güz…
Hani özlemiyorum da değil İstanbul’u,
Gözümde tütmüyor desem yalan
Çocukluğumun,aşklarımın şehri,
Yedi tepenin yedisinde de
Ayak izlerimiz vardır seninle,
Hani,hatırlar mısın “İstanbul gözlüm”
Valide Çeşme yokuşunda tanışmıştık seninle,
Sonra Maçka parkında el ele yürümüştük de
Kağıt helva yemiştik.
Yaşlıca bir hanım yaklaşıp yanımıza;
-çocuklar çok yakışmışsınız birbirinize, demişti de
Epeyce gülmüştük.
Sonra hangi lodos attı bizi bir yerlere,
Hangi rüzgarlar sildi izlerimizi,
Hangi şeytana sattık da en saf yüreğimizi
Sen sır olup gittin hayatımdan anlayamadım.
Bense hala seni yaşatıyorum düşlerimde…
Asırlar kadar uzun geçti yıllar,
Gitmiyorum artık İstanbul’a sen yoksun diye
Filmlerde bile seyretmek istemiyor canım o şehri,
Sen,her bahar yedi tepede açan gülüm,
O günleri yad etmek bile bana ölüm…
Şimdilerde Bodrum’da yaşıyorum,
Bir yalnız martı misali,
Senli anılarım şiirlerime tutsak,
Bir de siyah-beyaz resmin hala defterimde…
Kim bilir bir gün yolun düşer mi buralara,
Karşılaşır mıyız Marina’da yem atarken kuşlara
Yine göz göze gelir miyiz dersin?
Sen hala kor ateşsin içimde “İstanbul gözlüm”
Aşkın yüreğimde nasıl küllensin?
Saçlarımdaki aklara bakma sen,
Bak! Hala gözlerimde o çocuksu gülüşüm,
Hala dudağımda aynı şarkımız;
-Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz, böyle bir teselliyle,
Gruba karşı bu son bahçelerde gönlünce….
“Elbet bir gün kavuşacağız” gibi bir his var içimde,
Sen de düşürme şarkımızı dudağından,
Ve unutma, gruba karşı oturup
Kalamış vapuru’nun geçişini izlediğimizi Dolmabahçe’den.
Sonra da atlayıp iskeleden vapura
Kanlıca’da şekerli yoğurt yediğimizi,
Yeminler edip ayrılık yok dediğimizi…
İşte böyle “İstanbul gözlüm”
Ben hala aynı deli şairim,
Şimdilerde Bodrum’da yaşasam da.
Hala aynı heyecanla kalemim elimde,
Hala taptaze aşkın yüreğimde,
Hala sahilde gruba karşı oturup
Senli şiirler yazıyorum.
Kanlıca’daki kadar lezzetli değil ama,
Hala şekerli yoğurt yemeyi seviyorum.
Gözlerimin ütopyasında hep sen,
Seni nasıl sevdiğimi değil,
Nasıl kaybettiğimi düşünüyorum.
Aslında İstanbul değil özlediğim,
İstanbul yeşili gözlerini özlüyorum.
Bir gün yolun düşerse buralara,
Şarkımızı duyarsan uzaktan;
Bil ki seni hala seviyorum…
30/01/2005 Bodrum Murat Nail Güney
Murat Nail GüneyKayıt Tarihi : 2.2.2005 22:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Murat Nail Güney](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/02/02/istanbul-gozlum.jpg)
Seni nasıl sevdiğimi değil,
Nasıl kaybettiğimi düşünüyorum.
Aslında İstanbul değil özlediğim,
İstanbul yeşili gözlerini özlüyorum.
ne mutlu böylesi bir özleme layık olan sevgiliye.ve onu böylesine seven insana.yüreğim ürperdi.nefis bir şiir.teşekkürler hocam...
TÜM YORUMLAR (2)