Benimkisi müebbet dediler hem de en koyusundan
Bir dilim ekmek bir tas su gerisi boş bir nefestin
Güneşe hasret bedenim kasvet kokan loş odalarda
Buda varmış kaderde çekeriz gocunmadan evelallah..
Alıştım buna da aylar ayları kovalarken bir sen vardın
Duruşma günü geldi çattı suçun nedir dedi hakim bey
Sevda dedim sadece günahsızca tertemiz aşk katıksız
Anlamadı tabi ki dudak büktü sadece celseyi erteledi
Sahi bende unuttum neydi yalan dünyada tutunduğum
Koynuma alıp öptüğüm yumuk ellerin saçlarında dolanan
Kestane rengi vurulduğum gözlerin soluksuz öpüşmelerin
Ardında bıraktığın bunca mektuplar dün gibi şuramda..
Kabullenmek zorundayım zorlamak geri getirmez ki seni
Avuntu işte gurur seninki ayrıldık ötesi yok kelimelerin
Her biten aşk gibi bana düştü yüreğimdeki mahrumiyetin
Ellere bakmam yaşasam da, ölsem de İstanbul da sürgünken..
Yaz: Mehmet Ali Tuna
24/12/2009
Kayıt Tarihi : 26.12.2009 00:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Ali Tuna](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/12/26/istanbul-da-surgunken.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!