Kaygan bir esinti korkularimi senle ürkütür
Aglar karalar, elvedalar ve küsmeleri nefesin öldürür
Derken yari aralik gözlerimle,bilmedigim Istanbul’u senle süslerim
Açlik çeken gözlerimi Yeditepe’den kaçirip Kanlica’ya gizlerim
Islak persembelerden kalanlar,Istanbul’un koynunda süzülür
Masrapalar mutluluktan tokusurken bensizlikten Istanbul büzülür
Eskiden kalma müvezziler yitmis ki ulasmaz rehin sözlerim
Kalin siltelere dolali sonbahar sarhosluklari,soygun yeri gözlerim
Uskumrunun çigliklari âfâkin yankisini söndürür
Bogaziçi köprüsünden baktigim ziynet mavilik:basimi döndürür
Yuvarlanir uzun yolculuklarda yoksulluga terk edilmis ellerim
Yeminler sandallara dizilir; yaninda yasmagi yitmis, kirilmis testilerim
Tövbeler pencerelerden sabah saatlerinde Istanbul’a bürünür
Saçaklari tüketmeden süregiden umutlar yarinlara sürünür
Belenir nasirli yürekler pembeye,sebep: sirmalardan parlak hayallerim
Sürükler hiçlerimi heplere; Istanbul tokalasirken benle,diner zelzelelerim…
22.05.2005 Pazar 00.46-00.57
Aylin Ayla SelçukoğluKayıt Tarihi : 7.1.2006 19:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)