İstanbul'da Aşk
Hüzün şehriydi İstanbul
Suçumuz sevmekti
Çok sevmekti.
Bırakıp gidesi geliyordu hep
Terk etmek istiyordu bazen
Kaçıp gitmek istiyordu beden
Taşı toprağı altın olsa kaç yazar?
Umutlar tükendi azar azar
Son göz göze geldiği
Sarılıp veda ettiği,
Köprüye, baktı son kez
Bazen onu toprak bile kabul etmez
Tükenmeyen sevdasını düşündü
Zindanlardaki mumlar söndü
Gitme vakti geldiği gibi
Vicdanı karanlıklara büründü.
Usulca gelmeli gerçek aşk
Derin bir fısıltı gibi
Yakıp yıkamıyorum köprülerini,
Sende geçersin belki.
Kalbimdeki İstanbul’dan vazgeçemiyorum
Ne senden ne tarihinden
Biraz da aşktan mahrum
Koparıp da atamıyorum içimden
Artık ölüm müstahak
Herkes bıkmış bu hayattan
Yaşamak belki de nahak
Herkes ister, birinin dizinde yatmak
Sonbahar gelmeden,
Yapraklar sararmış.
Bazılarının da taştan kalbi,
Henüz daha yontulmamış.
Bazılarına konuşmak, derdini anlatmak
Bir elma gibi yasaklanmış.
Gecenin bir yarısı eve gelen aşk sarhoşu
Henüz bu gece sızamamış.
Aşk ve sarhoşluk...
Aynıdır aslında.
Ne gizlin vardır artık,
Ne muhakemen.
Ne sabahları ayılabilirsin,
Ne kadar durmak istesen de.
Ama kolay ayrılabilirsin,
Ölümüne sevsen de.
Kayıt Tarihi : 28.5.2019 17:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yunus Emre 6](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/05/28/istanbul-da-ask-6.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!