İstanbul-Ankara tren sofrası

Akın Akça
1865

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

İstanbul-Ankara tren sofrası

Ve sonra sabaha kadar,
Ve sonra değin ölüme,
Ve sonra aşarak...

*

: Bak gidiyorsun yine.
Amaçlanmadığın bir araç
Seninkisi, belki de:
Sende, sezgisi.

Yemyeşil alanlar vardı
Tüm yol boyunca:
Bambi’ler hopladı.
Hele kondüktör bileti sorunca.

….Dersin “keşke burada
….Bir odun ev yapsam.”
….“Adına ‘odun ev’ koysam.”
….Kat kaloriferim yok: Kapıcısı olmasın.

… kapıyı açtın, kapıyı kapadın:
Diğer vagonun kapısını açmadın.
Değil mi, ürkütücü; bir o kadar
Da, arada olmak güzeldi.

Diğer kapıyı açmadın:
Yolculuk etmek gibi,
Yolculuk etmek için -
Güzergahı, vagonlar arası’nın.

….Bazen İstanbul’u anımsadın;
….Pizza çekti, Ankara’da canın.
….Hayal ettin bazen Ankara’yı,
….Yola çıktığın’ı.

Varmadın ya da yola çıkmadın:
Hatırladın vardığını,
Ve yola çıktığın’ı hayal ettin:
Nefisti trende ama, yemekler.

Or’daydın, her zaman:
Yola çıktın, vardın veya;
Varmadın ya da yola çıkmadın:
Hep yoldaydın:

….Yola çıkarıldın,
….Ya da yola çıktın
….Vardın ya da vardırıldın veya:
….Yeğlemedin, kat kaloriferi.

*

Pencereyi araladın,
Sert bir pike’yle
Savrulduğunda vagon duvarlarına:
“Yemek vurmuş olacak …”
Sonra bacaklarına baktın -
İnanamadın belki
-Ve yöneldin tekrar pencereye:
Bir daha,
Akşama kadar or’daydın.

Akın Akça
Kayıt Tarihi : 2.8.2004 06:52:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Akın Akça