İstanbul a - Şiiri - Şair Işığımız

Şair Işığımız
181

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

İstanbul a -

seyrederken keimelerin muhteşemliğini
asi nehri gibi, coşkuyla akış şeklini
çiziyor ruha nakkaş eliyle-
beziyor istanbul kendini
ya şaire ne demeli
kelamın ustaca dizilişini
boğazın incileri -yedi yepeleri gibi
hikmet zincirlerinin-
yürekten sergilenişini
işte dedim o an
işte-
yüreği -
yürek eden ne?
basma kalıpla yazılan kelime mi?
hayır diye feryadı bastı
canhıraş nefesiyle
sanki yarış atı
içimden gelen ses te
nal sesleri gibi - peş peşe
hayır- hayır-
kırmızıyı -kırmızı yapan -
rengimidir sen ce?
istanbulu- istanbul yapan
kara toprak-yeşil yaprak
bulutlar her yerde aynı
değiller mi sen ce?
hepsi gönlün işi
akıl ve kalp bir olup
elele verdiğinin göstergesi! ! ! !
sevgi -
sadece sevgi
sevgi gözlüğünü taktın mı yüreğe
işte -
sonuç belli.
istanbulu
istanbul eden
kutsanmış yüreğin eseri
gönlün dili açıldımı
ahhhhhhhhh
en güzel hislerle
hayaller süslenmeyi bilmeli.
yerde bastığın kağıda
kalp para verilmez
amaaaaa
yazınca sevdaları
kalplerden hiç yere düşmez.
sizin şiirsel hisleriniz gibi.
affedin ne olur
yüreğimin kalemine
karşı koyamadı ellerim.
tüm sevdaların
derbederiyim.
Sağol yorumladığın için:D Allah'ım bu ne güzel şiir ki yorumsuzluğa sunulmuş...

Yürüyelim Seninle İstanbul'da

Kırmızıyı sevdiğini bilseydim
hayallerim kıpkırmızı olurdu

İstanbul hala güneşin ardında
ufuklarında birkaç kara leke
birkaç kan pıhtısı dudaklarında
İstanbul hala sevimli mi sevimli
ve hala bir tomucuk tadında
yürüyelim seninle İstanbul'da

korkusuz bir rüyadır
bekler bizi Beykoz'da, Üsküdar'da
birkaç kuğu, birkaç mahzun kuştüyü
yenilgisiz bir muamma gibidir
arar bulusmayan ellerimizi
deli rüzgar yine sarhoş, hovarda

tam orada, Çamlıca yokuşunda
birkaç bulut çekelim gökyüzünden
damarlarımızdan geçirelim ve birden
bırakalım suların üzerine
sen bir defa konuş, sen bir defa gül
kumlu ebrular yapalım seninle
serpmeli ebrular, bülbülyuvası
hercaimenekşe, gonca ve sümbül

yüzün bir ay gibi parlarken gecenin ortasında
yürüyelim seninle İstanbul'da
boğaziçi magrur türkülerini
gözlerine baka baka söyleyin
martılar üşüyünce
denizin sıcağında bulsunlar kalbimizi

anlayabilir misin
neden çıban gibi büyür bağrımda
büyürde kelebek olur bu sızı
kırmızıyı sevdiğini söyledin
bu yüzden mi günlerdir
İstanbul'da gül kokusu yayılan
tepeler kırmızı, sular kırmızı

İstanbul bilmeli ki, sahillerine
mehtabı taşıyan senin bakışlarındır
İstanbul bilmeliki, lima...
................

Şair Işığımız
Kayıt Tarihi : 28.10.2008 19:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Şair Işığımız