Bir rüyasın, hakikatler alemine inen pus,
Ne güzelin belli ne sende çöken kâbus,
Timsal i namusun var ve sendedir nice bî namus,
Kara bağla İstanbul, kara kara adamlar tepende,
Yare ağla ey insan, insan olmayan İstanbul'u tepende.
Sana koşmuştu bedenler ve bedensiz binlerce ruh,
Şimdi arzında sefa sürüyor ruhsuz bir güruh,
İstanbul, sen koy buna bir hadd i tesamuh,
Ya al içine ruhsuz gezen bedenleri,
Ya sal ruhunu dize getirsin nadanları.
Köklerin ateşte, dalların semaya kadar,
Ceddini anlamayan şehrini anlamaktan naçar,
Gittiler arkalarında bir ağlayan bırakmadan ne ar,
Sende metfun şimdi, sana sahip çıkmayan,
İstanbul ağlar; yakmasın onu İbrahim'i yakmayan.
Aziz İstanbul! Sana tepeden bakmakta mıdır emanet?
Yoksa yummak mı gözleri seni dinlerken ilelebet?
Zatında kötüyü barındıran vermez mi ömrüne nihayet?
Sen beyaz bir örtüsün siyaha tahammülün yok İstanbul!
Yar olmazsın bedbahta ve malik değil vuslatına her kul.
Dünya senden küçük, sen başka bir âlemsin,
Âlem tarihe meydan, sen tarih yazan kalemsin,
Uğrunda ölmek haktır çünkü sen cennete alemsin,
Bırak günahları, sevaplar seni bulsun,
Başkası değilsin uyan, sen İstanbul'sun
Kayıt Tarihi : 23.4.2006 16:19:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ömer Erdem Osmanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/23/istanbul-a-25.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)