Gün, kızıl gurupla çekilirken gerdanından
Yakamoz ve yıldızdan bir gece, yorgan olur;
Örter güvercin, sebil ve gülden bedenini.
Sonra menekşe kokulu bir uyku doldurur,
Ey İstanbul, pervasız, ışıklı gözlerini.
Açılır geçmişin tütsülü rüya bohçası,
Çekilir mesafeler, kavuşur yer ile gök;
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bir dörtlüğümde, eğer şair olsaydım yalnız seni yazardım İstanbul demiştim :))) şair olsaydım bile, bu kadar güzel anlatamazdım....yüreğinize sağlık..
tebrikler çok güzeldi.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta