İstanbul
Söyle bana İstanbul gözyaşın nerededir?
Nereye akıtırsın; kimlere dert yanarsın?
Eminim ki bu güzide şehir derin bi kederdedir
Çünkü bir gün olsun dinmedi bu veryansın.
Sende doğdum; senden yaşadım her şeyi,
Hüznü, aşkı, neşeyi...
En güzel anılarım Adalar'dadır.
Ilık bir mayıs günü Heybeliada'daydık.
O hayatımın en güzel günlerinden biriydi.
Hele Büyükada, o bambaşka!
Kim gitse, görse düşer büyük bir aşka.
Hele o dimdik Aya Yorgi yokuşu!
Sıcaktan ölsem de; yorgunluktan bezsem de
Çıktım, çıkarım o yokuşu.
Sevdiklerimleydim ve o manzara her şeye değerdi.
Hele boğazdaki vapur seferleri
Bir simit, bir çay, martılar ve deniz
Bir tarafta Haydarpaşa Garı, sonra Topkapı Sarayı,
O ihtişamlı Bizans Surları...
Ne tatlı bir huzur, ılık bir gülümseme.
Eminönü, Beyazıt arası
Elbet vardır birilerinin yarası,
Sahaflar, Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı
Kim bilir kaç evin ekmek kapısı.
Sonra Kanlıca, Anadolu Kavağı,
İstanbul'un apayrı bir tadı.
İstanbul anlatmakla bitmez.
Bu mısralar hiçbir şeyine yetmez.
Gün gelecek bunların hiçbiri kalmayacak.
Belki bazılarımızın içi bile yanmayacak.
Kendi bencilliğimizde öylesine kaybolduk ki
Her şeyi son hızla tüketiyoruz.
Kayıt Tarihi : 23.4.2006 12:30:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




TÜM YORUMLAR (1)