Hasretinle yandı kalbim
Tutuştu bağrım İstanbul
Küçük yaşta ben alıştım
Senin zevkine İstanbul
Kalamam senden uzakta
Aylar değil iki hafta
Sanki bağlanmış tuzakta
İnlerim sensiz İstanbul
Yoktur eşin bu cihanda
Ne Bağdat ne İsfahanda
İran, Irak, Hindistanda
Benzerin olmaz İstanbul
Armağansın sen Mehmetten
Gazi Sultan Muhammed'den
Şehit düşen mehmetcikden
Kalmışsın bize İstanbul
Yüce Eyyub-el Ensari
Radiyeanhumelbari
Şehid olmak olmuş kari
Yatıyor sende İstanbul
Ağaların villaları
Paşaların konakları
Sultanların sarayları
Köşkleri sende İstanbul
Binbir çeşit çarşıların
Sahafların, sarrafların
Uzun uzun sokakların
Gezmekle bitmez İstanbul
Şahanedir camilerin
Türbelerin, çeşmelerin
İncecik minarelerin
Göklere çıkmış İstanbul
Arsı sıra adaların
Yalıların, modaların
Çift yapılmış hisarların
Bekçisiyiz biz İstanbul
Çeşit çeşit eğlenceler
Gündüzden farklı geceler
Ağlıyor iken niceler
Güldürürsün sen İstanbul
Rengarenk yanar gülhane
Güzeller çıkmış seyrane
Konuşurlar tane tane
Şaka değil bu İstanbul
Beyoğlunun caddeleri
Dükkanları, kahveleri
Küçük büyük sahneleri
Sana uygundur İstanbul
Kızkulesi Üsküdar'da
Galatada, unkapanda
Karaköyde, fındıklıda
Taşlı tarlada İstanbul
Cumaları Eyüp sultan
Pazarlarıda emirgan
Yolcuları var pezirgan
Aşk pazarıdır İstanbul
1958
Ömer Ziya SoyyiğitKayıt Tarihi : 28.3.2006 19:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!