Tarih seni konuşur sen tarihi susarsın
Geçmişinle övünüp geleceğe kusarsın
Soralım istiklale biraz seni anlatsın
Kalabalıklar seni çok mu yordu İstanbul?
Hani nerde selviler selvi boylu fidanlar
Halden dertten anlayan adam gibi adamlar
Siluetin değişmiş kanayan bir yaran var
Kurudu bağın bahçen hazan oldu İstanbul
İnsanlar sana hayran köprüler sana bağlı
Boğaziçi bir garip Osmangazi havalı
Böyle Şehir görmedi dünya dünya olalı
Anadolu boşaldı sende doldu İstanbul
Eskiden söylenirdi taşın toprağın altın
Kıymetini bilmedi acemiymiş sarrafın
Dilerim sille yemez sanki depremin yakın
Kandilli verileri elem verdi İstanbul
Türküler sana yanık şiirler sana lâyık
Minarelerin süslü cemaatin hep ayık
Sahilinde bir şeref olabilmek bir kayık
Nihayet geleceğe baktı güldü İstanbul
Anam beni doğurdu İstanbul adam etti
Bir talih kuşu kondu yolum İstanbul etti
Aç kaldım susuz kaldım bana İstanbul yetti
Bir gurur abidesi dünya şehri İstanbul...
Erdoğan Yılmaz
Kayıt Tarihi : 13.1.2018 13:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!