Sessizliğe büründü bir gün, bir sabah
Gün gün, ay ay titreyen kalbim
Sonsuz ve sorgusuz bir cuma vakti
Daha bir arzusuz atar oldu
Sessizliğe büründü bir gün, bir sabah
Gün gün, ay ay titreyen kalbim
Fırtına tipi savurdu ruhumu
Ömrümün son deminde
Yine İstanbul
Aldı annemi çok severmiş gibi
Anılar yavaş yavaş unutuldu
Yeni bir ayrılık öyküsü gibi
Savurdu ruhları fırtına tipi
Buz tutmuş yollarında yalancı bir morgun
Biçare çömeldim duvar dibine
Duman duman eridi elimde sigara
Buz tutmuş yollarında yalancı bir morgun
Ötelerle sarmaş dolaş mahzun bir tabut
İki insan avucunda göğe yükseldi
Boyasız kokusuz biraz da ürkek
İçinde uyuyan buz gibi annem
Öyle sessiz öyle mağlup öyle titrek
İki insan avucunda göğe yükseldi
Ölüm kadar soğuk tutan yokmuş duyguları
Ölüm kadar anımsatan acı hatıraları
Yaprakları bir bir solan ömür defterinde
Ölüm gibi soğuk tutan yokmuş duyguları
Şaşırdım bir cuma vakti üşüdü bedenim
Şaşırdım kimsesiz kalan gönlüme
Birtakım sorular çeldi kalbimi
Birtakım sorgular bitti sanırım
Hem üşüdüm hem anladım hem tekrarladım
Hayattan bize kalan bu metruk paye
Muvakkat bir firaktır gitgide çoğalan
Ağladım kimsesiz kalan gönlüme
va
Vedat AydoğanKayıt Tarihi : 16.3.2023 12:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Vedat Aydoğan](https://www.antoloji.com/i/siir/2023/03/16/istanbul-1910.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!