İskeleden bakıyorum titreyen yakamoza, üşüyor gibi.
Sevmek, en çok sana bakınca anlamlı kılıyor bir gece vaktini
Takalar yol alıyor sonra bir bir, yavru martılar anne koynunda uçmanın rüyasında, gülümsüyor.
Aydınlık bir güzel, karanlık bir başka serili üzerinde.
Nedim seviyor taşını, Orhan Veli gönlüyle dinliyor sesini, gözleri kapalı
Bestelenmemiş şiirler de hep sana yazılıyor bir ikindi vaktinde, hecelerinde gizli kuş sesleri.
Ulvi bir gizemle geçiyor yine, her günün bir başka güzel.
Laleliden bir tren kalkıyor sonra akşam üstü, biraz da yorgunluğuyla kalıyor her yer.
Ne güzel seni düşünmek bir martı sesiyle
Ne güzel bir şiirde bulmak izini
Ne güzel bir şehirde kaybolmak seninle
Ne güzel vuslatın kapısında beklerken bile özlemek seni...
Gemiler denizin sessizliğini bozuyor vakit gelince.
Kuşlar da seviyor rüzgârla karışık dalga seslerini.
Seni dinlemek; yaratılışı dinlemek gibi,
Doluyor gönlüme nağmeli bir vapur sesiyle.
Zengin bir kentin, fakir yolcusu gibiyim.
Zaman,
Delik cebimden boşalan kum taneleri.
Tutamıyorum...
Kayıt Tarihi : 12.12.2022 01:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!