Sana koşup geldim yine,
ayaklarım istemeden...
Her geçen günde biliyormusun,
daha yabancısın bana...
Ağlıyorum İstanbul!
Hem sana hem kendime ağlıyorum.
Sen ki; kimine Leyla,
kimine Aslı oldun.
Sen ki; uğruna kanlar dökülen
hummalı bir sevda idin.
Bakıyorum da şimdi
terketmiş aşıkların bile seni...
Utanıyorum İstanbul!
Kendimden utanıyorum.
Yırtılıp atılmış giysilerinle
çıplak bir kadın kadar
haramsın artık bana.
Oysa; şu an bir Nedim,
bir Yahya Kemal'in,
bir Orahan Veli! nin
gözleriyle bakmak isterdim sana.
Yürürken sokaklarında
görmemek için halini
başımı eğiyorum İstanbul!
telli duvaklı gelmiştin oysa,
namusun namusumuzdu bizim.
Hastasın İstanbul!
Her gün eriyip gidiyorsun
gözlerimin önünde.
Ve kırgınsın biliyorum, birilerine...
Toprağına her gün basıp
bir gün hatrın sormayana...
Ben de kırgınım İstanbul!
Korkuyorum İstanbul!
Bir daha gelişimde seni,
görememekten korkuyorum.
Şimdi gidiyorum İstanbul!
Dönermiyim?
Bilmiyorum....
Cafer YILMAZ
Cafer YılmazKayıt Tarihi : 30.10.2004 04:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cafer Yılmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/10/30/istanbul-146.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)