Siz yürümek için her gün aynı benzerlikle adım atarsınız. Bu yürüme eyleminin kendisini tekrar edişi ile bir sonuç ortaya koymasıdır. Adımı unutursanız (adımlar tekrarını unutursanız) yürüyemezsiniz. Yani yürüme eylemi; yürümeyi geri bağlanım yasasıyla hatırlayıp tekrarlar edilmesidir.
Bir yazar da zorunlu olurla söylemlerinin geri bağlanım yasasını farklı bağıntılarla ya da aynı bağıntılarla söylemek zorundadır. Ne, neden ve hangi zorunluluğun bilincidir? Bunu bilmezseniz, sömürüyü rızk olukla; iman olukla yaşamak zorundasınız.
Zorunluk olanla; orunluk olanı (özel öznel durum olanı) ayırmadığınız zaman farkını bilemediğiniz durum, sistem içinde sömürüye giden yol olur. Vicdanınız sömürüye giden bu yola senkronla olur. Sömürüye gitmeyen yol sizin vicdan azabınız olur.
Üretim-tüketime tüketim de üretime dönüşlü eylemliliktirler. Üretilen tüketilir. Tüketilen de üretilir. Üretilenin kendisi tüketilmekle üretime konu olur. Üretilip te kullanım olanlar zaten üretileceğinden kullanım olanların kendisini amorti etmesi diye bir kavram olamaz. Üretim hareketi mütekabiliyet içinde karşılık kullanım oluşla belki amortidir. Değilse bir üretim karşı tarafa sürekli kendisini amorti ettirerek üretim yaptırırsa, bunun adı sömürüdür
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta