Levanten’den gelmiştin bana. Keçi çobanı,
ve vermiştin bana buruşmuş saflığını,
eski sayfaların skolastiğini, Birader Luís’in kokusunu,
dağların üzerindeki terli gübrenin kokusunu,
ve senin maskendeki
dövülmüş yulafın kekre tahılını
ve senin gözlerinle ölçülen toprağın balını.
Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Alıp başımı gitmeyi yollar boyunca
Seyretmek bir bozkır akşamını camından bir otobüsün
Masal şehirlerini geçerken hızla
Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Devamını Oku
Alıp başımı gitmeyi yollar boyunca
Seyretmek bir bozkır akşamını camından bir otobüsün
Masal şehirlerini geçerken hızla
Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de