Hayatın kaçıncı sayfasındayım bilmiyorum artık
Bir ara takip ediyordum hatta kaldığım yere ayraç koyacak kadar önemsiyordum hayatı
Hatta altını çiziyordum önemli anların ve hevesle bir solukta okuyordum her geçen günü
Ama şimdi bakıyorumda hayatımı yazan yazar belli bir sayfadan sonra kitabın heyecanını kaçırıp
Konudan çok bağımsız kelimeler yazmış nokta virgül kurallarına bile uymadan
Bu aralar en mantıksız gelen kelime yaşamak
Ne icin... Kim icin... Nasil ... Nerdee... Kimle ..
Soru işaretleri silselesi ile dolu
Mantığın mantıksızlastigi keyfimizin kaçtığı
İnsanin insanı kurusa sattığı
Vesayrelerle dolu dizgin hayat bumu ?
Bizim yüzümüz yumuşak. Ne isteyebildik ne yaşayabildik? Bir insanın eli ayağı sakat olur belli. Başla bastonu var çare sandalyesi var. Bu yürek kalp sakatlığına neden bi buluş yok? Kaçıncı yüzyıldayız? Mağduruz...
Gecenin kadranı bilmem kaçta
Ben niye uyandığım mesela
Uyurken gece bile
Neyin nöbeti bu gözlerim
Aslinda anlatırım da cok keskin sözlerim
Koskoca alfabede kendimi anlatmaya yetecek söz bulmak cookk zorakii
Doldur ey sevgili aşk kadahinde dolu dolu bir kadeh içmeye geldim körkütük severcesine
Gönül bahçende dinlenmeye geldim bir ömür
Salıncak kurup kaşlarının ortasına güller ekip kalbine bakışlarından meyva yemeye geldim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!