Sende ulu bir sır var, belki kâinat kadar,
Benliğinden yakalar, insanı içten yakar...
İlk nefeste efsunlar iklimindeki sihir,
Gönülleri çehren bir bakışta alır esir.
Günlerdir burnum tıkalı, boğazım yara,
Görünsem gerek diye bir uzman doktora…
Bornova Özel Tıp’ın kapısına vardım,
Göremedim bir kimse, boştu önüm, ardım.
Eline silahı almayacaktı,
Kimsenin katili olmayacaktı,
Biraz okusaydı.
Kaderine isyan etmeyecekti,
Dünya nimetleri yetmeyecekti,
Arif Nihat Asya'ya
Bir yurt varmış evvel zaman içinde,
Köprü gibi Avrasya'da uzanmış...
Yarı aydınları Batı'ya Hayran,
Tarihine, dinine kin kusanmış...
Büyük üstad Cahit Sıtkı Tarancı'nın, Şaheseri 'Otuz Beş Yaş'a Nazîre
Yaş kırk dört, bir ömrün sabahındayım,
Kurulurken dünya şevkle, taptaze,
Elimde sabahın neşesi çayım,
Hayat, bize sunulan bir mucize,
Buhurizade Mustafa Itrî Efendi öncesinden bugüne kadar gelen ve bundan sonra gelecek olanTürk bestecilerine...
Nağmelerinizle yürekler inler,
Şarkıdan şarkıya coşturun bizi...
Bestelerinizle bağrım serinler,
1987’de Uludere’de şehit olan Muş’un yiğit evladı,
P. Kd.Üsteğmen İzzettin Polat’ın aziz hatırasına…
Bir Ramazan akşamı
Aldık acı haberi...
Şehit düşmüş dört subay,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!