Canımın içinde,
Cam kırığı bir sızı,
Gördüğüm günden beri o kızı.
İşlerimse....,
Kördüğüm,arap saçı,hava gazı.
İğneyi geç be kardeşim,
Yalnızlığımı,
Şair dostların sevgisiyle erittim.
Geceyi ise,minicik bir mum alevinde...
Gönül yangınımı,
Gözyaşımın bir damlasında söndürdüm.
Ve gecenin üstüne yorgan yaptım şiiri,
Geceler sensiz,
Geceler sessiz.
Geceler karanlık, uçurum,
Gecelerde ben çaresiz;
Hasretinle kavrulurum.
Belli belirsiz gecelerde,
Biliyorum;
Sen bana kızgınsın,
Ben sana kırgınım.
Oysa,sen sadece kızgınsın,
Ve...şanslısın!
Bense; hem kırgınım,
Bencileyin garip bir öğretmenim,
Mevsimlerden ilkbahardır hep yüreğim.
Güneş sıcaklığında bakar gözlerim.
İçimde fırtınalar kopsa,volkanlar patlasa;
Beynimde yeşerir fikirlerim.
Dilim lâl olur,ağzımda erir düşüncelerim.
Yükseklikten korkarım,
Yükseklerden ürkerim,
Tir tir titrerim.
Oysa, yükseklerde;
Aklım, fikrim.
Yükseklerde bulut olur,
Hüzün kokar sonbahar akşamları,
İçim buruk buruk gün batımları.
Uçuşan yapraklar alır götürür,
Başımdan duman duman sevdaları.
Bir yana koyarım kaygıları,
Bir şarkısın içimde, nağmeleri bitmeyen,
Bir sevdasın kalbimde, sızısı hiç dinmeyen.
Sen unutup gitsen de, ben unutmam ki seni;
Bir ateşsin bu tende, mahşere dek sönmeyen.
Sevdam sen, ateşim sen; külümsün, dumanımsın,
Kara kedi küçük kalır...
Sanki aramızdan,
Kara tren geçti be sevgilim!
Konuşmazsın şimdilerde eskisi gibi,
Şundan bundan...
Sanki sen kardan adam,
Bülbüller azâtta,diller lâl şimdi,
Gönül ağacıma,baykuşlar kondu.
Yâr bizi bıraktı,unuttu şimdi,
Saçıma başıma,beyazlar kondu.
Mevsim sonbahar ya,tel tel döküldü,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!