İsmail(gerçek bir öykü)

Dilek Hokkaömeroğlu
390

ŞİİR


21

TAKİPÇİ

İsmail(gerçek bir öykü)

Gece oldu İsmail, göz yaşlarım karıştı ummana aktı
Yüreğimde bir İsmail sevdası, dilimde bir acı ayrılık türküsü
Ağıtlardayım, sensiz, yalnız biçare dertlerdeyim
Gittin iyi mi ettin, kalan bir deli
Sensizlik ne zormuş İsmail
Aynı kaldırımlarda yürüdük, aynı havayı soluduk aynı sevdalarda kavrulduk
Aç kaldık, yine de ayrılmadık
Direndik yazımıza, yine de boyun eğmedik
Hatırlar mısın cebimizde yoktu bir liramız
Ayşe teyzenin bahçesinden domates çalardık
Yanında kuru ekmek bir parça peynir de bulduk mu
Kurulurdu çilingir soframız…
Açtık kimsesizdik beyhude gezerdik ikimiz de
Mutluyduk değil mi İsmail?
İkiye bölünen kuru soğanın yarısını yerken
Saklardık bir sonraki fakirliğimize kalanı

Hatırlar mısın İsmail?
İlkokula başlarken komşulardan tedarik edilmişti önlüklerimiz
Sen iri önlük küçüktü nasılda gülmüştüm
Kovalamıştın beni dere boyuna kadar
Benimkide senden kalır değildi hani
Siyah üzerine yamaları beyaz ne çok gülmüştük…
Gülerken ağlamıştık halimize

Asmalar vardı evimizin önünde her yaz beklerdik
Meyve versin diye ilk salkımı paylaşamazdık
Kaysı ağaçlarına çıkar avuç avuç çağla toplardık
En çok da yazın doyardı karnımız..
Annen nur içinde yatsın kızamaz olmuştu artık bize
”Bıktım ikinizden de” der ama hep gülerdi ikimize..

Askere gidişimizi hatırladın mı?
Yollamışlardı el üstünde
En büyük asker bizim asker değil miydi dillerde
Komşular sıkıştırmışlardı birkaç lira elimize
Gülen yüzleri seven kalpleri
Benim anam da yoktu babam da
Sokakta bulmamış mıydı baban beni.
Askerde aynı bölük aynı tabur aynı koğuş
Yan yanaydı ranzalarımız
Senden kurtuluş yok mu oğlum derdin
Burada da buldun beni..
Arkanı döner bıyık altından gülerdin…

Gidiyorsun bak dört tahta içinde sen
Siyah çivilerde yarenliğinle
Üzerinde yeşil bir örtü ve yamalı ceketin,,
Gitmem diyemedin mi ölüme sıramı ver başkasına hele
Diyemedin mi İsmail.

Hiç ayrıldık mı
Bir ömrü seninle yaşadık
Ayrılıklar düştü payımıza arada katlandık
Kadınlar girdi aramıza ara sıra..
Kadınları bıraktık da yinede birbirimizi bırakmadık.
Meyhanelerde sabahladık, çengiler oynattık
Çoban olduk koyun otlattık
Hamal olduk acılarımızı taşıdık.

Gidiyorsun bak dört tahta içinde sen
Siyah çivilerde yarenliğinle
Üzerinde yeşil bir örtü ve yamalı ceketin,,
Gitmem diyemedin mi ölüme sıramı ver başkasına hele
Diyemedin mi İsmail.

Dilek Hokkaömeroğlu
Kayıt Tarihi : 7.1.2006 02:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Karli
    Mehmet Karli

    Baba kıymeti bilen ve tertemiz duygularını satırlara döken tüm yüreklere selam olsun...saygılarımla...Mehmet Karlı

    Cevap Yaz
  • Veysel Koşar
    Veysel Koşar

    Duyarlı yüreklere selam olsun. Tebrikler...

    Cevap Yaz
  • Ahmet Sefer Koçer
    Ahmet Sefer Koçer

    İsmail'i çok şanslı buluyorum çünkü:O'nu ebedileştiren sizin gibi çok değerli bir şair var.
    Dilek Hanım tebrikler

    Cevap Yaz
  • Yusuf İpekli
    Yusuf İpekli

    Hay Allah!
    Vah çocukluğum vah!
    Ne güzel, ne hoş.
    içimizdeki İsmail, Hatun, Ayşe ya da Ali...
    ne güzel dile getirilmiş.

    Cevap Yaz
  • Ali Işık
    Ali Işık

    ağıt olmuş yaşamın önemli günleri , ayları yılları paylaşılan sevilen bir kişinin ardına yakılan..
    giden yaşamı öteliyor , hayattan geri kalıyor ; geride kalanlarsa gidenin ardından bıraktığı güzel anılar ve yüreğinin kokusunda kalıyor..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (13)

Dilek Hokkaömeroğlu