Şimdi beraber dolaşsak kumsallarda
Biz bize yansak güneşin altında
Kulağımızı uzaklara yaslayıp
Dalsak tatlı mı tatlı hülyalara.
Şu tepeleri beraber aşsak seninle
Beni seni sevdiğim gibi sev
Gözlerime bakınca
İnce bir tebessüm yayılsın dudaklarında.
Beni seni sevdiğim gibi sev
Aklının bir köşesinde
Bizler hüzne mahkumuz
Nice ağaçlar denizler bile
Soğuk birer mapus gelir bize.
Yuvasından doğan güneş
Yeni bir günden çok,
Türlü dertler barındırır içinde.
Yemyeşil tepeleri aşarak
Soğuk pınarlarda koşarak
Kekik kokulu bayırlarda
Gözlerine dalıp gitmek isterdim.
Sıcak sahillerde yanarak
Arıyorum kapkara gözlerini
Rengarenk kokulu kırlarda.
Sinsice sırıtıyor papatyalar
Bulutlar da bir garip yukarılarda.
Yemyeşil çayırlarda yoksun
Gözlerin yok mis kokulu bayırlarda.
Karanlık sokaklarda yürüyorum
Işıklar usulca süzüyor beni
Yaşlı binalar ise kasvetli
Sanki yılların yorgunu gibi
Hepsi yalnız, hepsi yorgun
Şehir zifiri karanlık.
Çam ağaçlarının gölgeleri
Canavar gibi sırnaşıyor pencerede.
Sokaklarda birkaç kedi
Belki de birkaç köpek
Dövüşüp vuruşuyorlar birbirleriyle.
Bir şehir
İçinde grimsi
Sarımtrak binalar
Çoğu yerleri lekelerle bezenmiş.
Sokakları ise boştur
Bazenleri arabalar geçer
Kalmadı cepte hiç para
Gönlüm zaten hep yara
Huzurum da kaçtı ama
Sarıldım yeşil ağaçlara
Ellerim donmuş soğuktan
Masada fütursuzca çalışan çocuklar
Loş bir ışık, vızıldayan sinekler
Suratlarda eksik birer tebessüm
Neden geçmez bu saatler?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!