Bıktım insanların ben demesinden,
Usandım,usandım pes ettim gayrı.
Önce can sonrada can demesinden,
Bin yıllık yaşlandım pes ettim gayrı.
Elini uzatsan canını ister,
Bu nasıl karmaşa,çözümü nasıl,
Çözme noktasına varmıyor kimse.
Kör düğüm misali kaldı velhasıl,
Çözme noktasına varmıyor kimse.
Gözlere çekilmiş kapkara perde,
Karlı dağlar gibi benim kaderim
Ağustos ayında üşütür beni
Muhabbet sofrası bal kaymak olsa
Zıkkımın dibinde yaşatır beni
Neşe ile düşsem yarin yoluna
Herkes sus pus olmuş şaşırmış neden
Korku tünelinde yürüyor insan
Bir gün bu sessizlik çıkar çileden
Korku tünelinde yürüyor insan
Haklıyı savunmak asıl marifet
Nedir bu telaşın hey deli gönül,
Dertlerin cümlesi başına kurban.
Bülbül sevse de kurumazmı gül,
Bülbülün feryadı yasına kurban.
Bak ömür geçiyor,değer verelim,
Edalı cilve nakışlım
Yüreğe sevda akışlım
Gelişi ceylan sekişlim
Yoluna kurban olduğum
Gönlümde açılan çiçek
Niye öyle baygın,baygın bakarsın
Baygın gözlerine kurban olduğum
Sevgi hançerini cana sokarsın
Baygın gözlerine kurban olduğum
Merhamet bol olur er oğlu erde
Salınıp da gelen güzel
Yoluna kurban olurum
Nazlı nazlı gülen güzel
Huyuna kurban olurum
Mevla’dan kudret nakışı
Güneş balçıkla sıvanmaz
Gerçekleri gör mebus bey
Gafil olanlar uyanmaz
Gerçekleri gör mebus bey
Yapma bu hatadan dön gel
Dost bağının meyveleri erişti
Elma ayva turunç nar imiş meğer
Açtım kollarımı canlar barıştı
Özlenen yaşanan kâr imiş meğer
Coşkun çaylar gibi dolar taşarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!