Bakarken resmine mahzun gözlerim,
Bir gün yağmurludur bir gün sislidir.
Garip bir uykuya dalmış yüreğim,
Belli ki sahipsiz bir hapislidir.
Bir tek sana muhtaç bu benim sinem,
Bayramlar mevlaya varış zamanı,
Bayramlar ne şeker ne et değildir.
Bayramlar gönüle giriş zamanı,
Bayramlar kem söz ve töhmet değildir.
DUYDUN MU?
Şu kendine şair diyen adamın
Kitapları okunmamış duydun mu?
Her güzeli parmak ile gösterip
Hiçbirine dokunmamış duydun mu?
Ayrıldık.
Bir dakika sonra unutmak zorunda kaldım,
İki dakika sonra gülümsemek...
Ayrıldık.
Telaşlı bakışlar arasında
kavuşturamadım ellerimi, arta kalanları uzatmaktan.
Beni bir olmaza muhtaç eyleyip,
Ateşler içinde yandırdın gönül.
Bir bulut gözlüyü miraç eyleyip,
Senindir diyerek kandırdın gönül.
Nazlanınca sağa sola kaçar da
Uzaktan uzağa arar gözlerin.
Önce derin bir kıvılcım saçar da
Sonra dayanamaz sarar gözlerin.
Kızınca renklere bezenir ela
Artık sende şair oldun hemşerim
Haydi bir kaç beyit yaz da görsünler.
Sana göre hem illetim, hem şerim
Şu melun başımı ez de görsünler.
Biraz güzelleme biraz hamaset...
Söz olur bizdeki yazın kıymeti,
İz olur gönlümde yatar heybeti.
Bir dilim patlıcan, bir dilim eti,
Sıraya dizerken ayırma, bölme,
Patlıcan kebabı yemeden ölme.
Acıtıyor gerçekler
Farklılıklar sığmıyor sığ düşüncelere
Sevdalar serin havalara kaldı
Hayallerimiz sahibine emanet
Sadece hak katında eğilecek baş ara
Şehit olmak istersen Yemen ara Huş ara
Kabe-i Muazzam' a bir gün yolun düşerse
Şeytan değil nefsine atacağın taş ara.
İsmail ÇELİK (Hâtif)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!