İstanbulda yatsı ezanı okunuyor,
Ve ben gökyüzüne dalıyorum,
Yıldızlara,yarısı kaybolmuş aya...
Annem geliyor aklıma..
O, yatsı ezanını çardakta,
En uç noktasında dinlerdi.
Bir yer biliyorum içinde sen.
Bir yer işte,renk renk,desen desen...
İşte görüyorum mu desem,
Yoksa gidiyorum mu?
Bir bilsem adını,bir gülsem...
Seni bir görsem diyorum bazan,
Perde perde olmuş inmiş bulutlar,
Bakıpta görmeyen göz neye yarar.
Dalda asılı dururken umutlar,
Rüzgarda sallanan bez neye yarar...
Merhem ol dedikçe yürek acıma,
Gidiyorum...
Elimde birkaç mısra,birkaç şiir
Gidiyorum...
Doğduğum yerler,ölümüne..
Dönmeyebilirim düşebilirim o topraklara
Adım gelmeyebilir birdaha....
(Bu şiirin yazımında mürekkep kullanılmamıştır! ! !)
Unutamayacağım bir şiir bu, bir ömür boyu
Yüreğimde hüsran, geceler karanlık, geceler koyu...
Pencerem açık, baharın tertemiz havası içime doluyor
Bahar geliyor nafile, benim güllerim soluyor
Küçücük kaldım...
Yirmi bir çizik attım,
Hayat duvarıma ama,
Hala küçücüğüm...
Ben büyümedim ama,
Ellerim büyüdü,
Bir yıldızlı geceydi çocukluğum
Bulutlar sardı dörtbir yanımı
Varlığıma düşman oldu yokluğum
Binbir kurşunla aldı canımı.....
Gideceğim buralardan,
Kuşların ser veripte sır vermediği gün...
Uzaklara... ta uzaklara gidecegim,
O yar gönlünde yer vermediği gün.
Dönmek yok benim için
Kalbim kırıldı birkere,
Ne söylesen boştur artık.
Gelemem gittiğin yere,
Sen,peşimde koştur artık.
Gayrı ne söylersen söyle,
Bir duman çöktü şehrin üstüne..
Fırtına koptu,şimşekler çaktı..
Yeri delercesine bir sağanak yağmur
Ve ben sokaktayım... Ipıslak vücudum...
Ayaklarım yorgun vücudumu taşırken,
Islak kaldırımlarda ağır ağır...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!