Islak Hüzünler Şiiri - Serap Mutlu

gözlerin, düşlerin, yüreğin tutulmuşsa geceye...
gün doğar gece sanırsın,
aklın fikrin yıldızlardadır
ne gün seni aydınlatır
ne de gece yanına alır....

gece susar, susar gider...
üşür suskunluğun...
bir ses duyulur uzaklardan, çarpar yakamozlara..
bir ses ki yüreğin sımsıcak ardında...
inanamazsın...
inanamazsın büyüleyen yankısına...
uyanır sessizliğin...
uyanır gider ne varsa...
neyin varsa soyunur gider ardından...
korkar korku bilmez gözlerin,
görmedim sanır gördüğünü...
uzanır yere dağılır...
görmedim der aldanır...
sorasın gelmez...
ya bu çırpınan kuş?
sorasın gelmez...
neden çırpınır? ....
korkar soruların....
üşür suskunluğun...
o güzel kuşa bakasın gelmez...
üşür bakışların...
için sımsıcak...
beklemediğin gelmiş kapına...
gelişinin güzelliği....
büyür korkuların...

bir papatya çıkar önüne...
gecenin karanlığına inat...
yitik buruk gülümser...
hasretinle gülümser...
ellerinin kokusu....
ah bir bilsem dediğin...

gülümser papatya...
boğulmuş kokusuna ellerinin...
bir sen gülemezsin...
karanlığına tutsak...
hasretinin bildik yankısı...
kulaklarında aynı şarkı...
gözlerinde aynı gülümsemenin izi...
inanasın gelmez...
dolar dolar taşarsın...
ıslak hüzünler yanı başında....
içini acıtan bir yokluk uğuldar...
boğazında boğuk bir sözcük...
düştü düşecek...
dağıldı dağılacak geceye...
yutkunur yutkunur boğulursun....
büyür suskunluğun....

nasıl ılık bir meltem eser...
nasıl uyku çeker canın...
başını yaslasan kucaklayacak yastık seni...
bir uzansan bitecek her şey sanki...
bilinmeyen soluksuz bir uyku....
sonsuz bir düş sanki...
kapatsan gözlerini...
gidecek sanki her şey....
bütün hüznün, yorgunluğun, umutsuzluğun...
kapatasın gelmez...
direnirsin hayaline..
boğulmak istersin o delice hüzne...
boğulmak gözlerine, gülüşüne...
nasıl seversin o her yanını sarmalayan hüznü...
eriyip gidesin gelir hayaliyle...
o boğan geceyi nasıl seversin...

nasıl seversin hasreti...
içi güneş dolu çığlıklar atasın gelir....
içinden bir yol uzanır papatyalara...
gecenin karanlığına inat,
köpük köpük beyazına bir yol uzanır....
kokusuna uzanır...
onun kokusuna....
uzanır gider neyin varsa...
yapayalnız kalırsın....
ürkekliğin kalır geriye...
birde hüznün...
nasıl seversin o hüznü...
nasıl seversin...

dur...
hayrete düşürme bakışlarını....
“hüzünde sevilir mi? ” deme...
gülüşüme yoksan...
hüznüm güzelleşir seninle....
hüznüm dolar gidişine...
gelişime yoksan...