Islak Şiiri - Hasan Odabaşı

Hasan Odabaşı
136

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Islak

ve gittin de aşk mı bitti
balıkçı kasabası yok mu oldu senli yarınlar gibi

aldanıp yalancı baharlara
pembe repliklerle bezeyip de yakıp göksuyu

başka tenlerde yanmak haram
ihanet kesiklerine dokunma bin kahır küfür sızar

ıslak
ıpıslak göksu da yakamozlar gibi yastığımda kokun
göz yaşının yağmurlarla kıyasıya kavgası var

balıkçı kasabası
bu salaş meyhane iğnesi kırık pikap kör deniz feneri

kurumuş dere üzerindeki o tahta köprü
sevinç çığlıkları savurduğumuz salıncağın ipi kopuk şimdi
gidişinle derdest olmuş sevdalısı eksik aşklar gibi...

bahçede koca çınar çırıl çıplak umutlarım gibi
şehir kimsesiz yetim bir çocuk şimdi...

gidişinle bu koca dağ cüceleşiyor
eteğindeki gelincikler papatyalar bir bir soluyor

ve ben bu kentle beraber ölüyorum...

ayaz sancısı !

içim üşüyor...

avuçlarımın çatlaklarına sığınmış sahipsiz dualarım
çürümüş dudaklarımdan dökülmeden aminlerim kanıyor...

özlüyorum biliyor musun yeni doğmuş bir bebeğin kokusunu
feri sönmüş göz çukurlarıma ölüm rengi tünerken göz yaşlarımı öpmeyi...

sahipsiz bir cümle kadar uzağıma gidebilirsin
ıslak kirpiklerim sensiz sabahlara bir daha uyanmadan...

göksu lal olmuş yakamozlar kötürüm
kalem sızım ak kağıdın pak gövdesine kapkara günah gibi düşerken

soyunup seni en mahreminden düşlerimin
sarılacak kimse kalmadı seni sarıp sarmalayıp sakladığım

kapkara gecenin soğuk teninden başka
öpüp koklayacak sıcağına sığınılacak kimsem kalmadı ...

Hasan Odabaşı
Kayıt Tarihi : 20.6.2021 00:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hasan Odabaşı