Bir kral varmış,
derler ki
Büyük İskender'in babası
Philip
İskender'i hiç sevmezmiş.
Güzeller güzeliymiş ama anası
Sanki o ellerin,
Korktuğu bir hasmın çocuğu
Hem bakışları
ona hiç benzemezmiş
Hatta bir ara annesiyle
sürgüne bile yollamış İskender'i
sonra affetmiş her nasılsa..
Yine de İskender'e olan öfkesi
soğukluğu değişmemiş yüreğinin doğrusu.
Günün birinde Kral Philip'e
simsiyah yelesi iplik iplik rüzgar,
gözleri yıldız yıldız ufuklara akar,
toynakları siyah mermerden
bulutları anında tepeleyen
kanatlı bir at getirmişler.
Getirmişler ama ona binmek
yaklaşmak yanına,
onu dizginlemek
Hatta ne mümkün onunla
Yiğitçe göz göze gelmek.
Dört yanında dört savaşçı
ahırda düzineyle seyis
atı zapt edemiyormuş..
Su bile içmiyormuş kimsenin elinden
Değil ki binmeyi denemek yeniden...
Allah muhafaza..
cesaret eden üç bahtsızı
üstünden atmış yere fırlatmış..
Denemek onu yeniden, inan ki
aklını gümüş kaşıkla yemek demekmiş
Atın azgınlığını gören Philip
gözü korkmuş, tereddüt etmiş..
kral olarak bu eşsiz ata
kendisi binmesi gerekirmiş sadece
ama
at üstünden atabilir..
narin boynunu,belki de belini
kırabilir-miş.!.
Philip şöyle bir bakmış çaresiz
yiğitliğinin bir yanı da hiledir ya
dönmüş kararttığı kara suratıyla yine,
sürgünle kurtulamadığı oğlu İskender'e
''Atı sana veriyorum !'' demiş
Yüzünü çevirmiş de yere.
Amacı, ata bineyim derken onun
düşüp belini kırması
hatta ölmesiymiş bir gün
Şu taşlık yolda boş yere
İskender ata yaklaşmış,
dört görevli zor zapt ederken
kolanı tutmuş, atı şöyle bir tartmış,
yaklaşmış, yüzünü burnunu sevdikten sonra
binmiş ata ..
sürmüş dört nala doğruca ufka
Gelince arkadaşları sormuşlar:
Deli misin sen,
nasıl bindin bu deli ata
Yazık olmaz mı pisi pisine gidersen?
İskender'in cevabı basit ve bilgece imiş :
Cesarettir bilginin çocuğu, dikkat ettim,
At gölgesinden korkuyordu,
Sadece başını güneşe çevirdim...
Siz siz olun gölgenizden korkmayın,
çevirin yönünüzü durmayın güneşe,
başaramayacağınız hiçbir şey yok,
Hep birlikte koşun al köpüklü atlarınızla
Şafaktan şafağa her gün, zaferden zafere
Meydan okudular o günden sonra
İskender ve yoldaşları ateşe
Mührünü bastılar al kanatlı atlarıyla
Tarihçilerin "zor" yazdıkları her işe
Kayıt Tarihi : 22.1.2020 17:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

BİR SABAH YİNE AL KÖPÜKLÜ ATLARIMIZLA
TÜM YORUMLAR (1)