Biz iki yarım ada
köprüler kurduk aramıza.
Uzaktan uzağa konuşurdu ışıklarımız.
Karanlıkta bir başka parıldardı yaktığın fenerler.
Ay'ın denizi bezeyen ışığı yansırdı köprülerimize.
Korkunç bir iskelet olurdu,
aşamazdık.
Sular geçerdi köprülerin altından.
Pek mutlu olmayan günlerde çıkmaz dışarıya,
dalgaların kayalarımızı tırmalayışını izlerdik
ve kavgalarını martıların
ve acırdık
sen bana
bense sana.
Kendi acılarımızı hissetmez, farketmezdik bile.
bazen cezalandırılırdık ve yağmur yağardı üstümüze,
yükselirdi deniz,
kumlarımızı çekerdi içine,
azalırdık.
Birbirimizden çaresiz, yardım edemezdik.
Bazen mutlu olurdu gün
o hep ilk adımı atmaya korktuğumuz köprüye çıkar
ceplerimize doldurduğumuz çakıl taşlarını atardık suya
umut taşlarını..
Sessizlik bulutlarının ardından doğan güneşe bakar
sessizce gülerdik sadece.
Oltalarımızı atar,
hayaller tutardık, cap canlı çırpınan.
Martıların kanatlarına bağlardık hüzünlerimizi,
uçma çabalarını izler,
gülüşür,
arkadaş olurduk.
Gazlambası gibi sönerdi güneş ve
kaçışırdık kendi taraflarımıza,
arkamıza bile bakmadan.
Kabuğuna çekilmiş kaplumbağalar gibi bekleşirdik.
Tuttuğumuz hayallere kıyamaz
salardık akvaryumlara
Göğün siyah perdesi çekilince karşılıklı balkonlara oturur
yakardık sigaralarımızı
ve
dumanların dansı başımızda.
Karşı ışıkları seyrederdik,
aynı şeyleri yapardık habersiz,
masamızda akvaryumla
Korkuturdu yine iskeletler ve kaçardık daha da korkunç yanlızlığımıza.
Söyleyemediğimiz bazı şeyler vardı
söyleyemez sayıklardık gaflet uykularında.
Rüyalarımıza giren köprüler kabuslara uyandırırdı bizi.
Yine gün olurdu ve
sallanırdı hala köprüler.
Sanki bizimle dalga geçerdi altında savaşırken dalgalar.
Korkar,
çekinirdik utandıklarımızdan
istesekte aşamazdık.
Sırtlanırdık cesaretimizi,
ama bilirdik
cesaret o kadar yolu aşacak kadar yeterli değildi.
Pes eder,
terkederdik herşeyi.
Neden sonra nice sular,
nice tutulmamış hayaller geçmişti aramızdan.
Mutlu günlerde köprü üzerinde,
mutsuz günlerde kabuklarımızda kırbaçladı zaman bizi.
Çekildi bir gün deniz, balıklarımız telef oldu.
Yeni adalar oluştu aramızda.
Demir atar gibi yeni köprüler attık.
Yıktık kendi iskeletlerimizi ve
boşalttik akvaryumları.
sadece ışıklar görüyorum karşıda ve
dumanların dansı başımda..
Kayıt Tarihi : 24.11.2004 09:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gazlambası gibi sönerdi güneş..
sadece ışıklar görüyorum karşıda ve
dumanların dansı başımda..
Harika dizeler..:))
Öner Kaçıran
TÜM YORUMLAR (2)